Ağrı’da “Havza Bazlı Kırsal Kalkınma Toplantısı” düzenlendi.
DAP İdaresi ile Ağrı Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nce ortaklaşa yürütülecek ve Ağrı’nın
Eleşkirt ilçesinde belirlenen iki farklı havzada uygulanması öngörülen “Kırsal Kalkınma Stratejileri ve
Projeleri Değerlendirme Toplantısı” düzenlendi.
Ağrı Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen toplantıya; DAP İdaresi Başkanı Adnan DEMİR, Ağrı
Vali Yardımcısı Rasim BELGE, İl Genel Sekreteri Cesim GÖKÇE, Eleşkirt İlçe Kaymakamı Tuncay
TOPSAKALOĞLU, Sağlık Müdürü Dr. Fikriye TEKİN, Aile ve Sosyal Politikalar Müdür Yardımcısı Vefa
ÇELİK, Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı İhsan ERÇEL, TKDK İl Koordinatörü Ali Haydar YİĞİT, STK
temsilcileri, muhtarlar ve davetliler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, Eleşkirt ova köyleri olan Çiftepınar, Düzyayla,
Yelkesen, Alkuşak, Kanatgeren, Değirmenoğlu köyleri ile Kösedağ eteklerinde yer alan Çatkösedağ,
Kayayolu, Gözaydın ve Ramazan köylerini içine alan iki farklı havzaya yönelik “Kırsal Kalkınma
Stratejileri ve Projeleri Değerlendirme Toplantısı”nın açılış konuşmasını İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl
Müdürü Murat Demirkıran yaptı.
Havza bazlı Kırsal Kalkınma Projesi’nin, bölgede ilk olarak Ağrı’da yapıldığını dile getiren Demirkıran,
projenin başarıyla sonuçlanması için mülki amirinden, muhtar ve köylüsüne kadar herkesin bu
projeye sahip çıkması gerektiğini ifade etti.
Demirkıran, şunları söyledi:
“Bu projenin ilimize, köylerimize faydalı olacağı kanaatim sonsuzdur. Toplantının hem ilimize hem
köylerimize, hem de ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Başta DAP İdaresi Başkanı Sayın Adnan
Demir Beyefendi’ye ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”
Daha sonra söz alan, Sürdürülebilir Kırsal ve Kentsel Kalkınma Derneği (SÜRKAL) Başkanı Rahmi
Demir, proje kapsamında üç havzada toplam 21 köyün incelendiğini ve öne çıkan Eleşkirt’e bağlı
köyler için taslak bir program hazırlandığını söyledi. Demir, şöyle devam etti:
“Bugün, bulduğumuz verileri sizlere aktaracağız. Önerdiğimiz projeleri burada tartışma olanağı
bulacağız. Ve projeyi gelecekte nasıl uygulayabiliriz, hangi koordinasyonları oluşturabiliriz konusunda
da bir tartışma yapacağız. Bu çalışma fırsatını sağlayan başta DAP Bölge Kalkınma İdaresine, Gıda,
Tarım ve Hayvancılık il Müdürlüğüne, İbrahim Çeçen Üniversitesine ve Eleşkirt Meslek Yüksekokulu
Müdürlüğüne, Sivil Tolum Örgütlerine, muhtarlarımıza teşekkür ediyorum.”
BAŞKAN DEMİR: “DAYANIŞMA KÜLTÜRÜ BU İŞİN OLMAZSA OLMAZIDIR”
Toplantıda konuşan, Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Adnan Demir,
yapılan bu çalışmanın, projenin sürdürülebilirliği açısından kurumlar arasında bir entegrasyona
ihtiyacı olduğuna işaret etti ve yerelin bunu sahiplenmesi gerektiğini söyledi. “Özellikle köylülerimizin
geleneksel yöntemlerle yaptığı bazı faaliyetler var. Biz bu faaliyetleri mümkün olduğu kadar, ilmin
beraberinde getirmiş olduğu bazı yeni buluşların, tekniklerin süreç içinde yapılacak eğitimlerle
köylülerimize aktarılmasını arzu ediyoruz. Tabii bu çalışmaları yaparken dayanışma kültürü bu işin
olmazsa olmazıdır.” diyen Başkan Demir, şöyle devam etti:
“Kırsal Kalkınmanın altyapı çalışmalarını sadece DAP İdaresi yapmıyor. Tarım İl Müdürlüğü, Tarım ve
Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’nun da vermiş olduğu destekler var. Kırsal Kalkınma Programı
kapsamında verilen destekleri, entegre bir yaklaşımla ve öncelikleri belirleyerek, gönüllülük esasıyla
yapılması önem arz ediyor. Kırsal Kalkınma Projesini yaparken bir yürütme kurulu oluşturmayı
düşünüyoruz. Bu yürütme kurulunda, kurumlar arasındaki koordinasyonları sağlama noktasında bizim
bir görevimiz olacak. Hangi köyde ne tür proje, kimin tarafından yapılacağı ve bütçesinin ne olduğu
konusu, bunu yaparken de hangi kurumlarla işbirliği içerisinde olunacağı, bunu yıllara göre
planlayacağız. Bu bir zaman istiyor. Sabır istiyor. Onun için bunu hemen bir netice alınacağı beklenti
içerisinde olmanızı istemiyoruz. Kamu kurumlarının kendi bütçelerinden bu proje kapsamında
vereceği bütçeleri sınırlı olabilir. Biz mümkün olduğu kadar bu açıkta kalan kısımları önümüzdeki yıl
bütçeye koyacağımız parayla açıkları kapatmayı amaçlıyoruz. Kırsal kalkınmanın sadece ekonomik
kısmını düşünmeyeceğiz. Bunun sosyal yönü de var. Eğitim altyapısında bir eksiklik varsa, sağlık
noktasında eksiklik varsa bunu bütün paydaşlarla birlikte halletme yoluna gideceğiz. Bu Kırsal
Kalkınma Projesi’nin sosyo-ekonomik gelişmişlik endeksi bakımından en geride il olması nedeniyle
DAP Bölgesinde ilk defa Ağrı’da yapıyoruz. Başarıdan başka bir şansımızın olmadığını bilerek,
bölgedeki diğer havzalarda da bunu yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz.”
DAP İdaresi olarak, Ağrı’ya, 2012 yılından bu yana desteklerinin devam ettiğini, 19 bin metresi kapalı
olmak üzere 25 bin dönüm araziyi sulamaya kavuşturduklarını dile getiren Başkan Demir, 2015
yılında, Çiftepınar ve Sarıbuğday köylerinin projelerinin ihale aşamasında olduğunu vurguladı. Başkan
Demir, “Biz bu çalışmaları yaparken toplam 7 milyon civarında kaynak sağladık sadece 4-5 projeye.
Bunu zaman içerisinde yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz” dedi.
Başkan Demir, şunları söyledi:
“Bu sene Ağrı iline 4 tane Hayvan İçme Suyu Gölet Projesi için toplam 814 bin lira kaynak sağladık.
Yine hayvanların temiz bir kapta su içmeleri için, Ağrı İl Özel İdaresine 180 adet sac sıvat, 100 tane de
beton sıvat verdik. Önümüzdeki yıl bu miktar daha artacak. Diğer bir konu da, Bölgedeki çiftçilerin
mesleki becerilerini artırmak için, İbrahim Çeçen Üniversitesi’nin Eleşkirt’teki Celal Oruç Hayvansal
Üretim Yüksekokulu’nun Uygulama Çiftliği’nin eksikliklerinin giderilmesi ve hayvan alımı için toplam
900 bin lira destek verdik. Orası, inşallah bu sene devreye girecek. Bu sistem oturduğu zaman, yine
buraya “Çiftçi Eğitim Merkezi” de kurmak istiyoruz. Burada, özellikle kışın uzak köylerden gelecek
olan çiftçilerimize, masrafları İdaremiz tarafından karşılanmak üzere, 2-3 günlük konaklamalı eğitim
vermeyi hedefliyoruz”
Konuşmaların ardından, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Öğretim Üyesi Prof.Dr.
Bülent Gülçubuk’un “Alan Bulguları Sunumu” yer aldı. “Dünyada 2000 yılından bu yana artık il düzeyi
kırsal kalkınma projeleri tartışılmıyor” diyen Gülçubuk, şunları kaydetti:
“Çünkü buralarda yüzlerce köy var, her köyün, her havzanın öncelikleri ve ihtiyaçları farklı,
potansiyelleri farklı. Bunların mutlaka benzeşen alt havzaları ölçeğinde bir araya getirip daha küçük
ölçekli, fakat sorunları ve kaynakları benzeşen havza düzeyinde kırsal kalkınma çalışmaları çok daha
fazla ön plana çıkıyor. İşte bu açıdan, bugün burada toplandığımız alt havza düzeyinde kırsal kalkınma
projelerinin belirlenmesinde de küçük ölçekli çalışmalara geçme nedeni o. Yani birbirini tanıyan,
sorunları benzeşen, kaynaklarını ortak kullanabilecek alanlarda bu tür projelerin yapılmasında
dünyada daha fazla kabul görmeye başladı. Tabii buradaki çıktıların yayılması, pilot olarak görülmesi,
dersler edinilmesi bunlar da bu tür kırsal kalkınma çalışmalarının ana amaçlarından birisi olarak
görülüyor. Bizlerde bu çalışmayı yaparken DAP İdaresinin, arkasından Tarım İl Müdürlüğü’nün
yönlendirmesiyle sorunları birbiriyle benzeşen entegre bir proje ortaya çıkardık. İyi bir yönetişimle,
kaynakları yani kurumları nasıl etkin kullanabilirsek, kırsal kalkınma çalışmalarında verimli bir sonuca
erişebiliriz”
Soru-cevap bölümünün ardından toplantı son buldu.