Konferans öncesi AİÇÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde protokol üyeleri tarafından, 15 Temmuz konulu resim ve fotoğraf sergisinin açılışı yapıldı. Kültür ve Kongre Merkezi Selçuklu Salonunda gerçekleştirilen, Tarihçi - Eğitimci Mehmet Emin Öz'ün konuşmacı olduğu “Türkiye'de Darbeler” konferansına, Ağrı Valisi Dr. Osman Varol, Ağrı Belediye Başkan Vekili Mehmet Alpaslan, Ağrı Cumhuriyet Başsavcısı Mehdi Can, AİÇÜ Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, Ağrı Emniyet Müdürü Nihat Özen, İl Protokolü, akademisyen ve idari personel ile vatandaşlar katıldı.
AİÇÜ Selçuklu Salonu'nda düzenlenen “Türkiye'de Darbeler” konferansında konuşan Ağrı Valisi Dr. Osman Varol, “15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili programlar hafızamızın yenilenmesini sağlıyor. Böylece o gün yaşananların ruhunu ve felsefesini daha iyi anlıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde meydanlara inen ve silahlı kuvvetlerimizin içine yıllar öncesinden sinmiş bir grup haine karşı sergilenen milli duruş darbeyi püskürtmüştür. Sürekli anarak bu olayların bir daha yaşanmaması için çabalamaktayız. Geçmişten günümüze kadar sürekli mücadele halinde olan, insanı merkeze alan doğu medeniyeti ile kan, göz yaşı, kâr ve sömürü üzerine kurulu batı medeniyeti arasındaki rekabette batı medeniyeti, doğu medeniyeti üzerinde hegemonyasını sürdürmek için darbeleri desteklediği aşikardır. Ancak 15 Temmuz gününde millet silahlı topluluklar karşısında dimdik durarak bu zinciri kırmıştır. Artık bizler batı kaynaklı olarak gerçekleştirilen darbe girişimlerine dur dedik. Darbe esnası ve sonrasında ebediyete intikal eden toplam 251 şehidimize Allahtan rahmet diler, gazilerimize şifa dilerim” diye konuştu.
Konferansta konuşan AİÇÜ Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, Aziz Milletimizin 15 Temmuz 2016 tarihinde istikbal ve inançlara darbe vurmak isteyen hain FETÖ/PDY terör örgütüne karşı tek devlet, tek vatan, tek millet ve tek bayrak ilkeleri çerçevesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği, hükümetimizin kararlı duruşu ile halkın gücünün üzerinde herhangi bir güç olmadığını ve olamayacağını bir kez daha tüm dünyaya ilan ettiğini söyledi.
Prof. Dr. Karabulut, “Bazı olaylar veya kişiler hafızalardan silinmez. 15 Temmuz günü de hafızalarımızda derin yaralar bırakan bir gün olmakla birlikte aynı zamanda milletimizin devletine sahip çıktığı için ülkemiz adına yarınlara umutlu bakabilmemizi sağlayan bir gün olarak tarihe geçmiştir. Allah bu millete 15 Temmuz günü gibi bir günü bir daha yaşatmasın. Bizler rahat ortamlarda ilim ve irfanla çalışabiliyorsak bunu şehitlerimize borçluyuz. Bu konferansın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür eder, imanıyla ve inancıyla fedakârlık göstererek FETÖ/PDY terör örgütünün kontrolünde olan tankın, topun ve tüfeğin karşısına canlarını ve bedenlerini ortaya koyan kahraman şehitlerimize ve gazilerimize şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.
“Türkiye'de Darbeler” konferansında konuşan tarihçi - eğitimci Mehmet Emin Öz, “ Darbeler dünya tarihinde önemli olaylardan biridir ve tarihte birçok darbe yaşanmıştır. Darbeler incelendiğinde çoğunlukla kaynağının batı menşeili olduğunu bizatihi batının kendisi kabul etmektedir. Dünyada 1950-2010 yılları arasında yaklaşık 457 darbe girişimi yaşanmıştır. Bunların % 49,7'si başarılı, % 50,3'ü ise başarısız olmuştur. Yaşanan darbelere bölgesel olarak bakıldığında % 36,5 Afrika'da, 31,9 Latin Amerika'da, 15,8'i Ortadoğu'da, 13,1'i Asya'da, 2,6'sı ise Avrupa'da gerçekleştiği bilinmektedir. Darbelerin 1960'lı yılların başlarından 1970'li yılların ortalarına kadar yükselen bir trendi vardı. Bu tarihten sonra ise trendi düşmeye başlayan darbeler 2000'li yıllarda sayıca azalırken başarılı olma oranı artmıştır. Ortadoğu ve Asya ülkelerinin kesişimindi bulunan ülkemiz birçok darbeye maruz kalmıştır. Türk tarihinde ise sık sık darbeler yaşanmıştır. Başlangıç olarak Şeyh Bedrettin İsyanı ilk başarısız bir darbe girişimi olarak nitelendirilmektedir. Bu darbe sonrasında Genç Osman'ın gelenekçiler tarafından öldürülmesi, IV. Mehmet, II. Mustafa, III. Ahmet ve III. Selim ve Abdülhamid'in tahttan indirilmesi tarihimizdeki önemli darbelerdir. Cumhuriyet tarihine bakıldığında ilk cunta girişimi 1946 seçimlerinde Demokrat Partinin seçime girmemesi için gerçekleştirilmiştir. Daha sonra sırasıyla 27 Mayıs 1960 darbesi, 12 Mart 1971 muhtırası, 12 Eylül 1980 darbesi, 28 Şubat 1997 postmodern darbesi yaşanmıştır. Bu darbelerle dönemin hükümetleri ya istifa ettirilmiş ya da yönetime el konulmuştur. 15 Temmuz darbe girişimini öncekilerinden ayıran temel husus meşru yönetimin, milletin duruşu sayesinde seçtiği yöneticilerine sahip çıkarak devamlılığını korumasıdır. Bu darbe girişimlerinden ayrışan 15 Temmuz 2016 yılında gerçekleştirilen ancak Aziz Milletimiz tarafından engellenen darbe girişiminde toplam 251 vatandaşımız ebedi yaşama intikal etmiş, binlerce vatandaşımız ise gazi olmuştur. Milletimizin ve hükümetimizin tanklara, toplara ve silahlara karşı birlik ve beraberlik içinde kahramanca direnmesi hain darbe girişimi bastırılmasını sağlamıştır” diye konuştu.
Konferans, Prof. Dr. Karabulut'un Eğitimci-Yazar Öz'e teşekkür belgesi, hediye takdimi, hatıra fotoğrafı ve 15 Temmuz şehitleri anısına kortej yürüyüşüyle ile sona erdi.