AK Parti Ağrı İl Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “2001 yılında AK Parti Kurucu İl Yönetiminde siyasi hayatıma başladım. 2005 yılında il başkan yardımcısı, 2009’dan bu yana da 5 yıldır AK Parti Ağrı İl Başkanı olarak görev icra etmekteyim.
Yerel seçimlerden sonra adayımızdan teşekkür beklerken, adayımızın basında çıkan beyanlarına cevap vermek istemiyordum. Yüzsüzlüğün bu kadarına da sadece, 'Edep yahu' diyorum. Yanlış adayla seçime girdik, gerisi teferruattır. Gaziantep milletvekilimiz Sayın Şamil Tayyar Bey düşüncemizi ve hissiyatımızı ifade etmiştir. Defalarca yuhalanan, şeffaf olmayan, güvenirliğini kaybetmiş, mahkemede yargılanan, koruma ordusu ile dolaşan ve halkın içine çıkamayan birinin aday olması talihsizlik olmuştur. Milliyet gazetesi ve çeşitli mecralarda demeçler verip beyanatlarda bulunarak teşkilatı suçlamak onun hakkı da değil, haddi de değildir; sadece acizliğini göstermektedir.
Bir idareci 5 yılda 9-10 defa cep telefonunu değiştiriyorsa artık siz düşünün nasıl bir idarecilik yaptığını. AK Parti’nin Ağrı’daki oy oranı gerçek manada ve yerel anketlerde yüzde 65-70 bandında, BDP’nin ise yüzde 25-30 bandındadır. Yakında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde oy oranının belirtilenin üzerinde olduğu görülecek ve anlaşılacaktır. Gerek şifai gerekse yazılı raporlarımızla adayın kim olursa olsun ama mutlaka değişmesi gerektiğini ifade etmiştik ancak özellikle oda ve STK başkanlarımızın görüşlerinin, genel merkeze aksi bir şekilde yansıtıldığını, anketler manipüle edilerek yetkililerimizin yanıltıldığını üzülerek müşahede etmiş bulunmaktayım. Ne kadirşinas Ağrı halkı ne de Ağrı AK Parti ailesi olarak bunları hak etmemiştik. Bütün bunları yapanları Allah’a havale ediyorum.
Ağrı İl Teşkilatı’nda il yönetimi, merkez ilçe, kadın kolları ve gençlik kollarındaki dava arkadaşlarıma samimi ve gayretli çalışmalarından dolayı müteşekkirim. Allah hepsinden razı olsun. Bu süreç sonunda görülen lüzum üzerine yönetim kurulundaki dava arkadaşlarımla birlikte görevimizden istifa ediyor, başta bu görevleri tarafıma tevdi eden Genel Başkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan başta olmak üzere, birlikte siyaset yaptığım tüm teşkilat mensuplarına şükranlarımı sunuyorum. AK Parti ile başlayan siyasi hayatımda herkesin bilmesini isterim ki, tüm samimiyetimle gece-gündüz hizmet ettim, mevki-makam derdimiz olmadı, olmayacak. Dik durduk, diklenmedik. İl başkanı olarak değil, isimsiz kahramanlar olarak addettiğimiz mahalle temsilciliğinde veya sandık başkanlığında görev yapmaya hazırım, yeter ki bu davanın bayrağı dalgalansın. Çok şükür AK Partimizin aklığına halel getirmedik. Bundan sonraki süreçte ülkemizin, milletimizin ve partimizin hizmetinde olacağımızı, bu vesileyle ifade etmek istiyorum.”
