Ağrı'da KESK birleşenleri IŞİD'in Şengal bölgesinde yaptığı katliamları protesto etti.
Aralarında Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık ve Eş Başkan Mukaddes Kubilay'ın aralarında bulunduğu grup dörtyol kavşağında düzenlenen basın açıklamasında Şengal bölgesinde IŞİD'in saldırılarına tepki gösterdi.
KESK sözcüsü Aslı Enginarslan, grup adına yaptığı açıklamada, günlerdir Yezidiler'in kutsal saydığı Şengal ve Laleş bölgelerinde insanlık onurunun ayaklar altına alındığı, fiziki ve kültürel katliam yaşandığını söyledi.
Yezidi Kürtlerinin bugüne kadar 73 kez yaşadığı kırımın, bugün IŞİD denilen küresel cihatçı barbarlar eliyle 74'üncü kez gerçekleştirildiğini vurgulayan Enginarslan, "BM'ye göre 200 bine yakın insan Şengal bölgesinde kaçmak, 20-30 bin civarında aile kutsal sayılan Şengal Dağı'na sığınmak zorunda kaldılar. Son 4 günde UNİCEF'e göre Şengal bölgesinde 40 çocuk, dağda mahsur kalan ailelerden ise 6 çocuk açlık ve susuzluk sonucu ölmüştür" dedi.
500 civarında Yezidi kadının cariye olarak alındığını ifade eden Enginarslan, şunları kaydetti:
"Yezidilere din değiştirme noktasında ciddi baskılar uygulanıyor. Tüm dünyada küresel vicdanın sustuğunu, Türkiye'de Gazze'de yaşanan trajediye hamaset nutuklarıyla olsa da bir gündem oluşturmuşken, Yezidilerin katliama uğratılması medya ve siyaset dünyası tarafından görülmüyor. Siyasi iktidar, yaşanan katliamlara ve insanlık dramlarına rağmen hem katliamlara sessiz kalarak IŞİD çetelerini desteklemiş hem de bugüne kadar yaşanan katliamlar karşısında sessiz kalmayı tercih etmiştir."
Ağrı Belediye Başkanı Sakık ise halk olarak herkesin ayaklanması gerektiğini ifade ederek, zulme karşı başkaldırmak insani, İslami, ahlaki ve vicdani olduğunu belirtti.
İnsanım diyen herkesin bu çetelere karşı insani duruşunu sergilemesi gerektiğini vurgulayan Sakık, şöyle devam etti:
"Rojava ve Sincan'da Yezidilere karşı bu cani çeteler katliam yapıyorlar. Nasıl ki Gazze'de Filistin halkına karşı İsrail bir zulüm politikası uyguluyorsa Yezidi Kürtlere karşı da böyle bir zulüm politikası uygulanıyor. Zulüm nereden gelirse gelsin ister Flistin'den olsun, ister Rojava'da ve ister Türkiye'nin dört bir köşesinde biz zulme karşı direneceğiz. Kürtler sahipsiz değildir. Kürtler Rojava'da herkes eline geçirdiği silahlarla o cani çetelere karşı mücadele ediyor. O mücadeleyi sürdüren bütün kahramanları Ağrı'dan bizde selamlıyoruz. Burada zulme karşı başkaldırıyı bir daha selamlıyoruz. Filistin'deki o mazlum halkın başkaldırısını da selamlıyoruz. Rojava ve Şengal'deki başkaldırıyı da selamlıyoruz. Bu ses bir kartopu gibi büyümelidir."
Grup daha sonra slogan atarak dağıldı.