İstanbul’daki gece kulübüne yapılan terör saldırısında Diyanet İşleri Başkanlığını sorumlu tutmaya çalışan vatan hainleri ve sol çeteler, İslam’ın dayanak noktalarından olan “Emr-i bil maruf, nehy-i anil münker” yani“İyiliği emredip,kötülükten sakındırma” nın Diyanetin temel görevi olduğunu bilmezden gelip, bu hain İslam düşmanlarının gayesinin Diyanet üzerinden İslam’a saldırmaları olmakta dır.
Diyanet işleri başkanımız hiç kimseyi hedef almayarak birlik, beraberlik ve kardeşlikten bahsetmiştir. Terör örgütlerinin Türkiye de yapmış oldukları katliamları, cinayetleri, vahşeti gizlemek için Diyanet’e saldırıyorlar. Reina’da Gece kulübündeki bu hain saldırıyı gündemden düşürmek istiyorlar. Nasıl ki Hıristiyanların papazı, Yahudilerin hahamı çıkıp kendi halkına ve yandaşlarına kendi dinlerini anlatıyorlarsa, benim de Diyanet işleri başkanım benim dinimin gereği olan emir ve yasakları biz Türkiyeli vatandaşlarımıza anlatmak mecburiyetindedir.
Diyanet’i bir terör saldırısı nedeniyle töhmet altında bırakmak en hafif ifadeyle şuursuzluktur. Diyanet işleri başkanı mesuliyetini yerine getirmekle mükelleftir. Yılbaşı kutlamalarının dinen doğru olmadığını söylemek tahrik değil, bilakis ilmin gereğidir. Diyanet işleri başkanımıza vatan hainliklerinden dolayı kahpece hücum ediyorlar.
Dini ve ilmi açıdan son derece sağlam bir duruşa sahip bir diyanet işleri başkanımız var elhamdülillah. Kürt sorunu konusunda sorumluluk aldı ve Kudüs’te verdiği hutbede Siyonizm’e meydan okuyarak İslam’ın temel esaslarını vurguladı. Böyle kararlı ve onurlu bir diyanet işleri başkanı tabi ki hedef alınacaklardır. Diyaneti hedef tahtasına oturtanlar, ülkemizdeki ateistlerin, din düşmanlarının, vatan hainlerinin, emperyalistlerin taşeronudur. Diyanete saldırmalarının asıl hedefi din dır.
Topluma doğru olanı tavsiye etmek Diyanet’in temel görevidir. Yaptığı çağrı tamamen doğrudur. Diyanet te toplumdaki olayların İslam’a uygun olup olmadığı yönünde yol gösterme yetkisi bulunan bir kurumdur. Toplumu bilgilendirmekle yükümlüdür. Diyanet bir devlet kurumu olarak asıl vazifesini yerine getirmiştir.
Vazifesi “dini emirleri” anlatmak olan Diyanet’i, “içki içmeyin..” uyarısı yaptığı için, “Nefret suçu” ile itham edenler…
Terörist destekçilerine para aktarırken… Dindar insanları, cezaevine tıkmaya çalışıyorsunuz, ama başaramayacaksınız… Halk uyandı, maskeniz indi.. Döndünüz şimdi dindar insanları “Nefret suçu” ile itham ediyorsunuz.
Nefret suçu, siz vatan’ı bölmeye çalışan hainlerin işi, sizin fiiliniz..
Ne bu ülkede yaşayan, vatanını seven Müslümanlar…
Ne de Diyanet…
Tek bir kişinin elindeki içki şişesini alıp, kırmadı.Tek bir kişinin içki içmesini, yılbaşı kutlamasını gerekçe gösterip, kamu haklarından yararlanmasının önüne geçmedi..
Birilerinin olayın yılbaşı gecesi olmasını bahane edip farklı ve dolayılı olarak yaşam tarzlarına tepki şeklinde yorumlaması ve dolayılı olarak dindarları suçlaması bence olayı saptırmaktır. Dindarların Noel kutlamalarına karşı çıkmaları Noel’i kutlayanlara saldırı değil, müminleri başka inanç sahiplerine benzemekten sakındırma amaçlıdır.Bu ülke insanı farklılıklara alışıktır ama kimi münferit veya düzmece olayları,mesajları bahane edip farklı kesimlerin tepkisi şeklinde yorumlanması’da terörün ekmeğine yağ sürmekten öte bir anlam taşımaz.
Diyanet İşleri Başkanımız Mehmet GÖRMEZ ilk tepkiyi vererek bu gerçeğe parmak bastı da bu yorumların yaygınlaşmasına mani oldu. Buna rağmen birileri hala konuyu Noel’e bağlayarak fikir ürettiklerini zannediyorlar.
Allah’tan ERDOĞAN gibi bir güçlü lider ve GÖRMEZ gibi basiretli bir Diyanet İşleri Başkanımız var da bu yaverlere pirim vermiyorlar, vermediler ve vermeyecekler!
Toplumsal olarak yaşadığımız her travmada; düşen her şehide, yakılan her canda, sıkılan her kurşunda, patlayan her bombada, gerçekleşen her eylemde vakayı İslam’a ve Müslümanlara mal etmeye çalışan vatan hainlerini!… İçimizdeki Brütüsleri!… Suret i haktan gözüküp, her fırsatta akrep gibi zehirini dökenleri!… 28 Şubat’çılara rahmet okutturan içimizdeki zalimleri! Ağzımızı açınca da, bizi keskin olmakla suçlayan Kabil’leri! Maskelerini düşüren “turnusol” tespitlerimize dudak bükenleri! İçimizde ki 28 Şubat’çı sözde muhafazakârları!
Dinime, Vatanıma, Diyanetime, Diyanet İşleri Başkanıma dil uzatan hainleri şiddetle kınıyor ve lanetliyorum.
Yaşasın içimizdeki hainler için cehennem!
Yasin ÇINAR Diyanet-SEN Şube Başkanı