Ağrı Haber

'Abimizi Bunlar Katletti'

Gündem

Mimar Dursun Arpalı, savcı Sarıkaya'nın bazı basın yayın organlarında yer ifadelerine ilişkin yaptığı açıklamada, geçmişi itiraf ederek kimsenin sorumluluktan kurtulamayacağını söyledi.

 Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik ifade veren Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın, 2005 yılında görev yaptığı Van'da Yüzüncü Yıl Üniversitesinde yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla yürüttüğü soruşturmada tutuklanan ve cezaevinde intihar ettiği ileri sürüyen üniversite genel sekreteri Enver Arpalı'nın kardeşi Dursun Arpalı, ağabeyinin haksız yere suçlanmaya dayanamadığını anlattı.

Mimar Dursun Arpalı, savcı Sarıkaya'nın bazı basın yayın organlarında yer ifadelerine ilişkin yaptığı açıklamada, geçmişi itiraf ederek kimsenin sorumluluktan kurtulamayacağını söyledi.

FETÖ hakkında itiraflarda bulunan Sarıkaya'nın, Pensilvanya'nın talimatıyla hazırladığı iddianameyle, ağabeyini suçsuz yere tutuklattığını belirten Arpalı, ağabeyi Enver Arpalı'nın usülsüzlük yapılan ihaleye katılmadığını ve ödemesini yapmadığı halde, "çıkar amaçlı suç örgütü kurmak" suçundan cezaevine gönderildiğini dile getirdi.

- "Abimizin katili bunlardır"

Arpalı, cezaevi ve savcılığa birçok kez dilekçe yazarak, ağabeyinin bu durumu gururuna yediremediğini, psikolojisinin bozulduğunu, sağlık durumunun kötü olduğunu anlatmasına rağmen dikkate alınmadığını vurgulayarak, şöyle dedi:

"İddianame başka yerlerde hazırlanmış. Bu adam almış kendi bilgisayarına koymuş. Yargıtay üyesi talimat veriyor, o da kopyala yapıştır yaparak hazırlıyor. 'Ben en genç savcı olmama rağmen dosya bana verildi' diyor. Demek ki en rahat kullanılacak örgüt elemanıymışsın ki sana vermişler bu soruşturmayı. 'Ben itiraf ettim, şöyle böyle oldu' diyor. Bu olabilir mi? Hayır, bütün bilgi belgeleri, bütün hazırladığı iddianameler irdelenmeli. Açıkça, bizim abimizin katili bunlardır diyoruz. Bunun ortaya çıkarılması lazım. Bu devletimizin asli görevidir."

- "Pensilvanya'dan aldıkları talimatla milletin evini yıktılar"

Cezaevine girdiğinde 94 kilo olan kardeşinin öldüğünde 70 kiloya düştüğüne dikkati çeken Arpalı, şöyle devam etti:

"Adam 4 ayda eridi. Böyle vicdansızlık, insafsızlık olur mu. İddianamede abim hakkında 10 ayrı suçtan yüzlerce yıl hapis istiyorlar. Hiç kimse bir tek gün ceza almadı bu davada. Demek ki tamamen düzmece bir iddianame. Pensilvanya'dan aldıkları talimatlar doğrultusunda milletin evini yıktılar. Gururumuzla oynadılar. Toplum bize farklı gözle bakmaya başladı. Abimin cebinden 7 lira 90 kuruş çıktı. Parası olan adamın cebinden bu kadar para mı çıkar? Adamın bir tek evi var onu nasıl kazandığını tek tek ortaya koyuyor. Çıkar sağlayarak örgüt kurmaktan yargılanıyor. Neresi bunun örgüt kurmak. Kendilerine baksınlar. Pensilvanya bunlara tomarla para veriyor. Utanmıyor musun paraları alırken, hiç mi vicdanın sızlamıyor? Abim çok yardımseverdi. Çevresindeki insanlara yardım etmek için elinden geleni yapardı."

17 yıl yapı daire başkanlığı yapan abisinin dürüstlüğüyle tanındığını, şaibe olmaması için dükkanından bir çöp dahi alınmasına müsaade etmediğini aktaran Arpalı, meselenin ihaleler olmadığını, üniversiteyi ele geçirmek amacıyla kurulan bir tezgah olduğunu ifade etti.

- "Gardiyanlar 'abiniz öldürüldü' dedi"

Olayın soruşturulmasıyla çok farklı konuların da aydınlanacağına dikkati çeken Arpalı, şunları söyledi:

"Bazı gardiyanlar geldi, 'abiniz öldürüldü' dediler. Biz de, devletimiz var, adalet var dedik. Şu anda Adli Tıp Kurumunda görevden almalar var. Biz otopsiye gittik, 'intihar' dediler ona da inanmıyorum artık. Belki de intihar değildir. Şimdi avukatımızla görüşüyoruz. Bunun arkasını kesinlikle bırakmayacağız. Bu iş kime uzanırsa uzansın, ödenmesi gereken bütün bedelleri ödemeye hazırız. Ama biz izzeti nefsimizi ayaklar altına alan bu insanları boş bırakmayacağız. Bugüne kadar bunları söylemedik. Devletimizin savcısı var dedik. Bundan sonra takipçisi olacağız."

- "Sahtekar kelimesi bunlara ödüldür"

Arpalı, ağabeyinin, ailesine leke sürülmemesi için elinden geleni yaptığını kaydederek, şöyle dedi:

"Cezaevi imamı geldi. 'Durumu iyi değil. Kendini asmanın cezasını soruyor bana' dedi. Ben de 'bunu cezaevi sorumlularına, savcıya anlat' dedim. Bunu yapacağı aklıma gelmezdi. İnşallah onların da başına gelir. Öyle sırıtarak, 'ben itirafta bulunuyorum' diyerek çıkmayı kabul etmiyoruz. Bu örgütten, paralelcilerden bunlar talimat alıyorsa biz bunun arkasını bırakmayız. Böyle terbiyesiz kişi mi olur? Yok rüyasında Resulullah Efendimizi görüyormuş, 'darbe yap' diyormuş. Sahtekar kelimesi bile bunlara ödüldür. Bunlar Müslümanlıkta var mıdır? Allah bunların belasını verecek, çok çekecekler. Darbenin önlenmesi Allah'ın bize izzet-i ikramıdır. Ben bildirinin ardından çıkıp çocuk gibi ağladım. Allah sonumuzu hayır etsin. Bunların mutlak suretle adaletin önünde hesap vermesini istiyoruz. İlahi adalet yerini bulacaktır. Avukatlarımızla süreci takip edeceğiz. Hızlı hareket edeceğiz. Ankara'dan bazı avukatlar hiçbir ücret talep etmeden davayı üstleneceklerini ve gerekeni yapacaklarını söylediler. İddianamede imzası olanlar, tutukluluğunun devamına karar verenlerin hepsinin araştırılarak adalet önüne çıkarılması gerekir."

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.