Ağrı Haber

'Başaramazsın' Diyenlere Ödüllerle Cevap Verdi

Gündem

Van'ın Çatak ilçesinden 1994 yılında Şırnak'ın Cizre ilçesine taşınan Naciye ile Metin Gül çiftinin, ekmek almaya giderken geçirdiği trafik kazasında sağ ayağını kaybeden 9 yaşındaki oğlu Şükrü Gül sporla hayata tutundu.

Cizre'de trafik kazasında ayağını kaybeden Şükrü Gül, engeline rağmen sporda elde ettiği başarıyla takdir topluyor.

Van'ın Çatak ilçesinden 1994 yılında Şırnak'ın Cizre ilçesine taşınan Naciye ile Metin Gül çiftinin, ekmek almaya giderken geçirdiği trafik kazasında sağ ayağını kaybeden 9 yaşındaki oğlu Şükrü Gül sporla hayata tutundu.

Ayağına takılan protezle atletizm yapan Gül, 6 yıl önce badmintona merak saldı. Ülke genelinde katıldığı badminton müsabakalarında birinci, ikinci ve üçüncülük elde eden, ardından uluslararası alanda da ülkeye madalyalar kazandıran Gül, 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'nda Türkiye'yi temsil etme hedefiyle çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.

Gül, AA muhabirine, 2010 yılında badminton için Van'da Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğüne başvuruda bulunduğunu ve antrenör Emre Hakkarili ile çalışmaya başladığını anlattı. Gül, aldığı eğitimle ulusal ve uluslararası dereceler elde ettiğini belirtti.

 

- "Sen yapamazsın' dedikleri her şeyi yaptım"

 

Badmintonu hem terapi hem de toplumun bir parçası olduğunu ispat etmek için fırsat olarak gördüğünü vurgulayan Gül, hedefinin 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'na gidebilmek olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Filmlerdeki gibi sakatlık geçiren, eve kapanan çocuğun pencereden dışarı bakması, çocukların oyunlarını izlemesi dönemini ben çok yaşadım. Dışlandım, alay edildim ama spor, benim için engelli olmadığımı kanıtlamak ve terapi fırsatı oldu. 'Sen yapamazsın' dedikleri her şeyi yaptım, dediklerinin bir tık üstüne çıktım. Hatta ben 2012 Paralimpik Oyunları'nda atletizmde kotayı alabilecekken bir aksilik oldu ve oyunlara gidemedik. Atletizme o dönem ara verip tekrar badmintona döndüm ve şimdi de 2020 Paralimpik Oyunları'na gidebilecek kotalar için uğraşmaya başladım. İşin tuhaf tarafı, sağlam insanlar yapamadıklarını bizim de yapamayacağımızı sanıyor. Biz asla kimseye ne yapamayacağımızı söylemiyoruz. Sadece gidip istediğimizi alıyor, hayatımızın geri kalanına devam ediyoruz. Bizim kimseyi engellemek gibi bir şeyimiz yok. Biz sadece bize bakanların at gözlüğünü çıkarmasını istiyoruz. Bu dünyada sadece sağlam insanlar yok. Birçok engellinin, sağlam olan insana fark atacağına eminim."

İnsanın bir uzvunu kaybetmesinin, aslında onda farklı bir özelliği de ortaya çıkardığını, içinde bulunduğu durum itibarıyla hayata ve başarıya daha fazla odaklanmasını sağladığını kaydeden Gül, şunları söyledi:

"Hayattan kopan bir parçamız aslında içeriden bize büyük bir destek sağlıyor. Bir şelalenin suyu bir kayayı bile delip geçiyorsa, o kaybettiğimiz parçalarımız da bizim hayattaki zorlukları delip geçmemiz için bize bir kuvvet veriyor, bir kalkan oluşturuyor. Her ne kadar bize 'siz engellisiniz' derseler bile biz kendimize baktığımızda giden bir el, kol, ayak veya herhangi bir uzvumuzun o insanda fazla olduğunu görüyoruz. Biz bu eksiğimize rağmen onlardan katbekat daha iyi şeyler yapabileceğimizi biliyoruz. Siz nereye, hangi kuruma giderseniz gidin, mutlaka başarılar elde etmiş bir engelli bulursunuz."

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.