ELAZIĞ (AA) - RAMAZAN KAYA/İSMAİL ŞEN - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini engellemeye çalışırken şehit olan üç polis memuru, yakınlarının gurur vesilesi oldu.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şubesinde görevli polis memuru Mehmet Şevket Uzun, Ankara Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şubesinde görevli polis memurları Hüseyin Goral ve Eyyüp Oğuz'u 15 Temmuz gecesi kaybetmenin üzüntüsünü yaşayan yakınları, bir taraftan da şehitlerin terör örgütü PKK'ya ve FETÖ'nün darbe girişimine karşı gösterdikleri mücadeleyle yad ediyor.
Elazığ'ın Ağın ilçesinde toprağa verilen bir çocuk babası Şevket Uzun'un babası Bünyamin Uzun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oğlunun vatanı uğruna şehit düştüğünü söyledi.
Oğlunu zamansız kaybetmekten duyduğu üzüntüyü dile getiren Uzun, "Bir oğlum polisti, diğer oğlum asker. İki oğlumu karşı karşıya getirdiler. Bunlar vatan haini. Oğlum bu vatan için şehit oldu. Evlat benim ama şehit tüm Türkiye'nin. Vatan sağ olsun." dedi.
Uzun, darbe girişiminde bulunanlara idam cezası verilmesini istediklerini belirtti.
Şehit Uzun'un eşi Nuriye Uzun da İstanbul'da TOMA operatörü olarak görev yapan eşiyle 15 Temmuz'da gün boyu konuştuğunu anlattı.
O gece eşinin nasıl şehit düştüğünü olaydan yaralı kurtulan mesai arkadaşından öğrendiğini dile getiren Uzun, şöyle konuştu:
"Eşim ve arkadaşları İstinye'de bulunan İstanbul Borsası'nı ele geçirmeye çalışan darbe yanlılarını durdurmak için oraya sevk edilmiş. İçeriye girdikleri esnada tanklardan kendilerine ateş edilmiş. Üç kurşunun camına isabet ettiği TOMA'nın bozulan dikiz aynasını düzeltmek için aşağıya inen eşim tekrar ateş edilmesi sonucu vurulmuş. Arkadaşı eşimin, 'Allah' dediğini duymuş. Sonra kendisi de ayağından vurulmuş."
- "Allah ölüm yazdıysa en şereflisi orada olur"
Uzun, eşini gece boyunca defalarca aradığını ancak ulaşamadığını anlatarak, sabah işe gittiğinde kendisini arayan bir kişinin eşinin düşerek ayağını incittiğini, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldığını ifade ettiğini aktardı.
Köprü kapalı olduğu için gecikmeli olarak gittiği hastanede eşinin şehit düştüğü haberini aldığını kaydeden Uzun, "Bu yıl doğu görevi için tercihte bulunmuştu. Ben oğlumuzdan dolayı, 'Gitmesek olmaz mı?' dediğimde, o 'Tek biz miyiz orada olan, onların canı, çocuğu yok mu?' diyordu. 'Allah ölüm yazdıysa en şereflisi orada olur' diyordu. Tayinimiz çıkmadı, İstanbul'da kaldık. Eşimin en çok istediği şey buydu zaten. Son sözü de 'Allah' oldu." ifadelerini kullandı.
Uzun, eşinin cenazesine baktığında yüz ifadesinin tebessüm eder gibi olduğunu dile getirerek, "Eşimin gülümsemesini alamamışlardı ondan. Ölümden korkmuyordu." dedi.
- "Layıkıyla görevini yaptı"
Baskil ilçesine bağlı Yürekli köyünde taziyeleri kabul eden şehit polis memuru Hüseyin Goral'ın dayısı Muhammet Boydak da darbecilerin hedefindeki Özel Harekat Müdürlüğünün havadan bombalandığını duymaları üzerine hemen yeğenini telefonla aradıklarını ve durumunun iyi olduğunu öğrendiklerini söyledi.
Yaklaşık 35 dakika geçtikten sonra ikinci kez bombalı saldırının gerçekleşmesi sonucu yeğenini tekrar aradıklarını ancak ulaşamadıklarını anlatan Boydak, bunun üzerine Ankara'ya hareket ettiklerini belirtti.
Boydak, birçok hastanede yeğenini aradıklarını ancak bulamadıklarını belirterek, Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi morgunda yeğenini teşhis ettiklerini kaydetti.
Yeğeninin geçen yıl evlendiğini aktararak, "Eşi 2,5 aylık hamile. Eylül ayında evlendi, ekim, kasım gibi de Güneydoğu'ya gönderildi. Cizre, Nusaybin, Şırnak gibi bölgelerde vatanı koruma görevinde bulundu. Layıkıyla görevini yaptı. Bulunduğu yerlerde kendisinden övgüyle bahsedilirdi. Başımızda dönen bu sıkıntılı durumu Allah def etsin. Allah milletimize yardımcı olsun, korusun." diye konuştu.
- "Vatanı için onuruyla mücadele etti"
Elazığ'daki Veysel Karani Camisi'nde taziyeleri kabul eden iki çocuk babası şehit polis memuru Oğuz'un İstanbul Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şubesinde görevli kardeşi Güven Oğuz ise ağabeyinin 22 yıllık meslek yaşamı boyunca Türkiye'nin yanı sıra Irak, Suriye ve Libya'da da görev yaptığını söyledi.
"Görev aşığı olan ağabeyim herhangi bir operasyon olması halinde herkesten önce göreve giderdi. Doğu ve Güneydoğu'da birçok operasyona katıldı. Kardeşim vatanı için onuruyla bugüne kadar mücadele etti. Ağabeyim arkadaşlarına yardım ederken şehit düştü." diyen Oğuz, ağabeyi ile Güneydoğu'daki operasyonlarda birlikte de görev yaptıklarını dile getirdi.
Oğuz, "Hainler ne kadar hainlik peşinde koşuyorsa vatan millet sevdalıları da vatan, millet, Allah sevgisi peşinde koşsunlar.'' şeklinde konuştu.