Ağrı Haber

Erdoğan: Gençliğimizi İyi Dokumamız Lazım

Erdoğan: Gençliğimizi İyi Dokumamız Lazım
Gündem

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine seslendi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine seslendi. Erdoğan, "8 sivil toplum kuruluşumuzun bir aradaki çalışmalarında hepsinin de ortak hedefi gençliğimizdir. Bütün mesele şimdi bizim bu gençliğimizi iyi dokumamız lazım. Bu gençliğimizi asla bunlara kaptırmamamız gerekir. Her şeyiyle. Bunu başardığımız anda onlar gelecekleri itibariyle çökmüş demektir. Ülkemizin dört bir yanında bu yavrularımızı onların eline kaptırmamak için her şeyden önce itikadi noktada, ibadet noktasında, muamelatı bir kenara koymadan, ahlaki noktada yavrularımızı çok iyi yetiştirmemiz gerekiyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'ndeki iftarda İlim Yayma Vakfı, TÜRGEV, Türkiye Diyanet Vakfı, Önder, Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, İnsan ve Medeniyet Hareketi, Türkiye Gençlik Vakfı temsilcileri ve yardımsever iş adamlarıyla bir araya geldi. Cumhurbaşkanı'na, eşi Emine Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan da eşlik etti.

İslam dünyasının içinde bulunduğu durumdan bahseden Erdoğan, "İslam dünyasının ve insanlığın yaşadığı krizler, acılar, kayıplar yüreğimizi burkuyor, içimizi yakıyor. Biz istiklal ve istikbal mücadelesinin ne demek olduğunu çok iyi bilen bir milletiz. Bugün benzer mücadele içinde olan kardeşlerimizi bizden daha iyi anlayacak hiç kimse yoktur. Onun için devlet olarak, sivil toplum kuruluşları olarak, mağdur ve mazlum duruma düşmüş tüm kardeşlerimizin yanındayız. Bu ister evi bölücü terör örgütü tarafından yıkılan vatandaşımız olsun ister Suriyeli, Iraklı sığınmacı olsun ister Filistin'deki, Arakan'daki mazlum olsun fark etmez. Hepsine de elimizi uzatıyoruz. Veren el alan elden üstündür. Bu anlayışla yürüyoruz. Türkiye olarak dünyanın en ileri, en gelişmiş ülkesi olduğunu söyleyenlerle donörler noktasında ne durumdayız diye baktığımızda dünyada 1. sırada Amerika, 2. sırada Türkiye, 3. sırada İngiltere. Fakat milli gerile oranla değerlendirdiğimiz zaman 1. sırada Türkiye geliyor. Bu bir gerçeği gösteriyor. Hiçbir zaman bu kadar destek veriyoruz, milli bütçe ne olur demedik. Tam aksine ne kadar verirsek çok daha fazlası gelecek diye baktık. Öyle de oldu. Bu yılın birinci çeyreğinde büyümede Türkiye Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada, 4,8. Bu bir bereketi, azmi gösteriyor. İnandığınız zaman tekeden bile süt çıkar." diye konuştu.

'TÜRKİYE İÇİN GERÇEK TEHDİT NE BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜ NE FİNANS KRİZİNİN ETKİLERİ'

Yardımseverlik noktasında Türkiye'nin her zaman önde olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: "Türkiye için gerçek tehdit ne bölücü terör örgütünün saldırıları ne finans krizinin etkileri ne de şu veya bu gücün düşmanlığıdır. Bizim için asıl tehdit mağdura, mazluma, garibe, kimsesize, haksızlığa uğramış olanlara el uzatacak takatimizin veya idrakimizin kalmamasıdır. İşte o zaman bugünümüz ve geleceğimiz için endişelenmeliyiz. Hani birileri Türkiye için endişeleniyordu ya, Gezi olayları olduğu zaman, "Biz Türkiye'deki bu durumdan endişeliyiz'. Ben de onlara dedim ki ya Fransa'da, Belçika'da, İngiltere'deki son gelişmelerden dolayı çok endişeliyim, endişelenerek bakıyorum, böyle izliyorum dedim. Rahatsız olmuşlar. Neden rahatsız oluyorsunuz? Demek ki terör kol gezdiği zaman sen de polisine gereği neyse yap diyorsun. Eee, Türkiye'nin teröristi iyi terörist mi? Ne farkı var? O da insan öldürüyor o da. Teröristin iyisi kötüsü olmaz. Bunu her zaman söyledik."

'HUZUR VE REFAH GELENE KADAR OPERASYONLAR DEVAM EDECEK'

Terör örgütlerine karşı yapılan operasyonlara dikkat çeken Erdoğan, "Şu yaptığımız operasyonlar terörle mücadelede ülkemize huzuru, refahı o bölgelerde de getirene kadar durmadan devam edecektir. Bu işi Allah'ın izniyle de bitireceğiz. Bu işi başaracağız. Burada kararlılığımız var. Askerimizle, polisimizle, köy korucularımızla beraber kararlılığımız var. Bu millet bunlara pirim vermeyecek. Beklediğimiz birliğimiz, beraberliğimiz, dayanışmamızdır. Biz bunu başarmamız lazım. İri olursak, diri olursak, kardeş olursak, hep beraber Türkiye olursak bu işi bitiririz. Yoksa bunlar liseli çocuklara da dadanırlar, başka yerlere de dadanırlar. Niye? Başka çıkış yolları kalmadı. Fakat inlerine gireceğiz dedik girdik. Bunların da inlerine girdik, paralelin de inlerine girdik. Nereden, kimlerden, hangi türlü destek alırlarsa alsınlar gireceğiz. Şu anda o şekildeki mücadelemizi de kararlılıkla sürdürüyoruz." ifadelerini kullandı.

'SADECE OKULLARDAKİ ÖĞRETMELERİMİZ YETERLİ DEĞİL"

Sekiz sivil toplum kuruluşunun bir aradaki çalışmalarına değinen Erdoğan, şunları söyledi: "Hepsinin de ortak hedefi nedir, gençliğimizdir. Bütün mesele şimdi bizim bu gençliğimizi iyi dokumamız lazım. Bu gençliğimizi asla bunlara kaptırmamamız gerekir. Her şeyiyle. Bunu başardığımız anda onlar gelecekleri itibariyle çökmüş demektir. Şu anda Güneydoğu Anadolu'da, ülkemizin dört bir yanında bu yavrularımızı onların eline kaptırmamak için her şeyden önce itikadi noktada, ibadet noktasında, muamelatı bir kenara koymadan, ahlaki noktada yavrularımızı çok iyi yetiştirmemiz gerekiyor. Burada sadece okullardaki öğretmenleriz yeterli değil. Sivil toplum kuruluşlarımızın yapacağı hizmetler de çok önemli. Yapıyorsunuz ama çok daha fazla bir şekilde bunu yapmamız gerekiyor."

'HER MUHTAR BULUNDUĞU YERDE CUMHURBAŞKANININ GÖZÜDÜR KULAĞIDIR'

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki muhtarlarla yaptığı toplantıları hatırlatan Erdoğan, "Malum fakir, muhtarlarla toplantılar yapıyor. Muhtarlarla yaptığı bu toplantıyı kıskanıp, muhtarlarla toplantı yapmaya başlayan birileri var. Bizim ulaştığımız yere sen ulaşamazsın dur, sen onu hayal bile edemezsin. Ben şu ana kadar 11 bin muhtarımızla bir araya geldim. Sadece kuru bir hitap değil. Oturup onların bütün dertlerine varıncaya kadar hepsini formlarla alıyorum. Bunların yakın takibini kurduğum ekiple yapıyorum. Niye? Çünkü her muhtar bulunduğu mahallede, köyde Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı'nın gözüdür, elidir, ayağıdır, duyan kulağıdır. Böyle yürüyoruz. Sen ne yapacaksın? Sadece işte cumhurbaşkanı yapıyor diye sen de böyle bir şey yapıyorsun." dedi.

Erdoğan, konuşmasının ardından sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle fotoğraf çektirdi.