MUĞLA (AA) - LEVENT KİŞİ / DURMUŞ GENÇ - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ile 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin, 3'ü firari, 43'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı ve karar aşamasına gelinen davanın dördüncü duruşması yarın başlayacak.
Muğla'da adliye binasındaki salonların fiziki yetersizliği nedeniyle daha uygun olan Muğla Ticaret ve Sanayi Odasının konferans salonunda görülen davanın dördüncü duruşmasıyla yargılama sürdürülecek. Karar aşamasına gelinin davanın dördüncü duruşmasında sanıklar ve avukatları esas hakkındaki savunmalarını yapacak.
Yoğun güvenlik önlemleri altında 13-21 Temmuz 2017 tarihleri arasında görülen üçüncü duruşmada, sanıkların mahkeme salonunda ve dışında gerginlik çıkarmak için gayret gösterdikleri dikkati çekmiş, duruşmanın ilk gününde sanıklardan Gökhan Güçlü, üzerinde Türkçe kahraman anlamına gelen "hero" yazan tişörtle salona gelmesi tepkilere ve mahkeme salonunda gerginliğe neden olmuştu.
Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, tartışmalara ve duruşma ortamının bozulmasına yol açması nedeniyle sanığın üzerindeki tişörtün değiştirilerek salona getirilmesine oy birliğiyle karar verildiğini açıklamış, kararın ardından sanıklar ve müşteki avukatları arasında tartışma yaşanmıştı. Sanık Güçlü de duruşmaya katılmak istemediğini belirtince cezaevine geri gönderilmişti.
Duruşmanın ilerleyen günlerinde bazı sanıklar jandarma araçlarından inmemek ve duruşma salonuna gitmemek için direnmişti.
Kuzu'ya savcıdan "menfez" hatırlatması
Suikast girişimine katılan Muharebe Arama Kurtarma (MAK) ekibinden Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında FETÖ'nün "üs imamı" olarak anılan "Paşa" lakaplı eski Başçavuş Zekeriya Kuzu, duruşma sırasında eskiden bakkal dükkanlarında "peşin satan", "veresiye satan" esnafı gösteren bir resmin asıldığını belirterek, "Sayın savcı peşin satan esnaf gibi oturuyor. Yazacağını yazmış, biz kendimizi temize çıkartmaya çalışıyoruz." ifadelerini kullanmıştı.
Kuzu'nun ifadelerine tepki gösteren davanın savcısı Ali Cenk Düzgün, hem şahsına hem de iddianameye kişisel sataşma olduğu gerekçesiyle söz almış, "Öğüt veren hikaye anlatmaya kalkarsın, bir bakmışsın ki anlattığın hikaye efsaneye dönüşmüş. Sonra bu efsaneye kendin inanırsın. Bu ülkenin şerefli güvenlik güçleri seni görevinin başında değil, bir menfezde korkakça saklanırken yakaladılar." diye yanıt vermişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın ise sanıkların FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'in Türkiye'ye iadesini engellemeye çalıştıklarını ifade etmişti.
Sanıkların dava dosyasına giren yeni delillerle ilgili beyanlarını ve taleplerini dinleyen mahkeme heyeti üçüncü duruşma sonunda açıkladığı ara kararında sanıklardan "Akıncı Üssü davası"ndan da tutuklu eski Pilot Yarbay Hüseyin Yılmaz'ın bu davadan tahliyesine, diğerlerinin ise tutukluluk halinin devamına hükmetmişti.
İddianame
FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olarak yer aldığı iddianamede, sanıkların "Cumhurbaşkanına suikast", "anayasayı ihlal", "yasama organına karşı suç", "hükümete karşı suç", "silahlı terör örgütü yöneticisi olma", "yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme", "yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs etme", "kasten öldürmeye teşebbüs", "zincirleme şekilde cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama", "zincirleme şekilde silahla tehdit", "cumhurbaşkanına hakaret", "zincirleme şekilde kamu görevlisine görevi nedeniyle hakaret", "kamu malına zarar verme", "mala zarar verme", "nitelikli olarak konut dokunulmazlığının ihlali" ve "nitelikli yağma" suçlarından cezalandırılmaları isteniyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele saldırıyı gerçekleştiren FETÖ'nün suikast timindeki biri firari 37 eski asker için en az altışar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.