AĞRI (AA) - ORHAN GÜNGÖR - Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesindeki Gürbulak Sınır Kapısı'nda araç kuyruğunda bekleyen tır şoförleri, ailelerinden kilometrelerce uzakta hazırladıkları yiyeceklerle iftar yapıyor.
Avrupa ve Türkiye'den aldıkları yükü İran, Türkmenistan ve Afganistan'a götürmek için Doğubayazıt ilçesindeki Gürbulak Sınır Kapısı'na gelen ve geçişlerin yavaşlaması nedeniyle beklemek zorunda olan tır şoförleri, tüm zorluklara rağmen ibadetlerini aksatmıyorlar.
Sınır kapısından geçiş için bekleyen şoförler, bu sırada namazlarını kılıp araçlarında Kur'an-ı Kerim okuyor, oruç ibadetlerini de yerine getiriyor.
Taşıdıkları yükleri bir an önce götürecekleri adreslere ulaştırmak isteyen şoförler, tır kuyruğundaki farklı kültürden meslektaşlarıyla hazırladıkları sofralarda, ailelerinden kilometrelerce uzakta oruçlarını açarak iftar yapmanın mutluluğunu yaşıyor.
Gürbulak Sınır Kapısı'nda iftar yapan birçok tır şoförü, gece olmasına rağmen yoluna devam edip zaman zaman aracında bazen de yolda durup sahur yaparak niyet ettiği bir sonraki orucunu İran, Türkmenistan ve Afganistan'da açabiliyor.
- Evleri gibi olan tırda ibadetlerini aksatmıyorlar
İran uyruklu İsmail Muhammed Sıddık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Romanya'dan yüklediği otomobil parçalarını İran'a götüreceğini söyledi.
Mesleği gereği ailesinden uzakta ramazan geçirdiklerine işaret eden Sıddık, "Orucumuzu yollarda geçiriyoruz. Yemeğimizi aracın dolabındaki yiyeceklerle yapıyoruz. Çocuklardan uzaktayız." dedi. Ramazan ayının maneviyatını yaşamaya çalıştıklarını dile getiren Sıddık, şöyle konuştu:
"Evimiz gibi olan tırın içinde, yollarda Kur'an okuyor, abdest alıp namaz kılıyoruz. Bunların hepsini tırda yapmaya çalışıyoruz. Tır kuyruklarında farklı kültürlerden insanlar tanıyoruz. Bazen biz gidiyoruz, bazen de onlar bizim soframıza gelip oruçlarını açıyor. Hiçbir farkımız yok, kardeşçe bir aradayız. Aileden uzak olmak zor ama işimiz, mesleğimiz bu. Başka çaremiz yok. Yollarda bu işi yapacağız."
- Vanlı, Karslı, Ankaralı, İranlı birlikte iftar açıyor
Kayseri'den İran'a yük taşıyan tır şoförlerinden Ahmet Küçükoğlu da işlerinin ramazan ayında zahmetli olduğuna dikkati çekerek "İşimizin ramazanda zahmetleri var ama rahmeti ve mağfireti de var. Ramazan maneviyatı yüksek bir ay. Buradaki arkadaşlarla bir aile gibi toplanıyoruz, bir aile gibiyiz." dedi.
Küçükoğlu, aileden uzakta ramazan geçirmenin burukluğunu yaşadıklarını anlatarak şunları söyledi:
"Evin hasretini çekiyoruz, evimizi özlüyoruz. Akşam olunca ev de olmak istemez miyiz? Ramazanı mesleğimizin gereği hep dışarıda, yurt dışında geçiriyoruz. Ancak tır kuyruklarında iftar vakti bir aile gibi çok güzel ortam oluyor. Arkadaşlarımızın kimisi Vanlı, kimimiz Karslı, Ankaralı, İranlı her taraftan arkadaşımız var. O yüzden çok fazla hasret çekmiyoruz."
Tır şoförlerinden Mustafa Özipek de Adana'dan yükledikleri tavukları Tacikistan'a götüreceklerini ifade ederek şunları kaydetti:
"Arkadaşlarımız ile iftarımızı yapıyoruz. Yemekleri bazen başkası bazen biz yapıyoruz. İbadetlerimizi yapıyoruz. Namazımızı kılıp, Kur'an'ımızı okuyoruz. Evin özlemini tabii ki çekiyoruz. Fakat iftar ve sahur vakti ya da tır kuyruklarında farklı kültürdeki insanlarla tanışıp oturuyoruz."
Kaynak: AA