Eğitim-Bir Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "Memur-Sen 8 bin gıda kolisiyle Diyarbakır'da, Sur'da, Nusaybin'de, Şırnak'ta, Cizre'de mağdur ve masum olan insanlara merhamet elini uzatmış ve ekmeğini bölmüştür." dedi.
Ziyaretlerde bulunmak üzere Muş'a gelen Yalçın ve beraberindeki heyet, Memur-Sen İl Başkanı Fehmi Kuzey Vurar ve diğer iş kollarının başkanlarınca karşılandı.
Havalimanında gazetecilerin sorularını cevaplayan Ali Yalçın, bir gazetecinin, CHP Edirne Milletvekili ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başdanışmanı Okan Gaytancıoğlu'nun basın toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret etmesiyle ilgili yönelttiği sorusuna, siyasetin nezaket olduğunu, işi husumete döküp daha sonrada üslubu daha da seviyesizleştirmenin toplum tarafından asla hoş karşılanmadığını belirterek cevap verdi.
Yalçın, "Bunu toplum beğenmez ve sempati göstermez. Toplumun iğreti edebileceği davranışlardan siyasetçilerin uzak durması lazım. Bu siyasete olan güveni sarsar. Siyaset, hakaret ederek yapılacak bir meslek değildir, dolayısıyla eğer siyaset hakarete yönelmişse, nezaket bırakılmışsa burada bir acziyet söz konusudur. Bu acziyet kendisini bu şekilde dışa vurmuş demektir. Hiçbir siyasi, topluma sevimsiz gelecek söylemi söylememesi gerekir, nezaketi elden bırakmamak gerekir. Bir siyasetçinin bu üslubu kullanması kabul edilebilir bir şey değildir." diye konuştu.
Dokunulmazlık konusuna da değinen Ali Yalçın, "Dokunulmazlıklar konusunda biz konfederasyon olarak çok net bir şey ifade ettik, kürsü dokunulmazlığı mutlaka olmalıdır. Fikrin ifade edilmesi konusunda bir engel, temel hak ve hürriyetlerle çelişir, fakat fikri açıklamak teröre destek vermek, teröre PR yapmak anlamında kullanılamaz." şeklinde konuştu.
Milletin birliğini, beraberliğini hedef alan her türlü yaklaşımın toplum tarafından kabul görmeyeceğini belirten Yalçın, bunun toplumun vicdanında yargılanacağını ifade etti.
Ali Yalçın, "O yüzden dokunulmazlık konusunda, 'kürsü dokunulmazlığı hariç geri kalan dokunulmazlıklara gerek yok' dedik. Fakat Meclis'te ortaya çıkan tablo, millet tarafından ibretle takip edilmektedir. Tablo milleti memnun etmemiştir. Dolayısıyla bunun siyasi karşılığı nasıl olacaktır, buna da yine millet karar verecektir." ifadelerini kullandı.
- "Terör propagandası yapmak, şüphesiz en ağır suçlardandır"
Devlet memurlarının sosyal medyada terör propagandası yapması konusuna değinen Yalçın, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun, nelerin suç kapsamında olduğu ve nelerin kapsam dışında kaldığını belirlediğini anımsattı.
"Dolayısıyla terör propagandası yapmak, şüphesiz en ağır suçlardandır" diyen Ali Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Terör konusunda devletin, güvenlik ve kamu görevlilerinin son derece dikkatli ve titiz davranması gerekiyor. Çünkü toplum adına, millet adına bu hizmeti yürütüyorlar. Bunlar, 'terör sevicilik', 'terör propagandası' yapmak gibi bir açmazın içerisine düşmemeleri gerekiyor. Düşenleri ise yasal anlamda karşılaşabilecekleri doğal sonuçlar vardır. Bu konuda da kimsenin ağlamaya hakkı yoktur. Çünkü terörü sevimli ve sempatik göstermek, dünyanın hiçbir yerinde olumlu karşılanacak bir davranış değildir. ABD'de terörü sevimli ve sempatik gösterecek tavır gösterirseniz bunun karşılığını orada görürsünüz, diğer ülkelerde terörle alakalı bir cümle kurarsanız ve ona yardım, yataklık ederseniz bunun karşılığını görürsünüz. Her ülke bu anlamda doğal olarak kendisini korumak, toplumun kendisine verdiği hükümlülüğü yerine getirmek durumundadır."
Yalçın, daha sonra Muş Valisi Seddar Yavuz ile Muş Belediyesine ziyaret gerçekleştirdi.
Muş Belediyesi Toplantı Salonu'nda konuşan Ali Yalçın, "Burada çukur siyasetinin ürettiği bir mağduriyet varsa, burada kendisini 'Beyaz Kürt' olarak görenlerin bir Kürt tehcirine vesile olması gibi bir dramatik durum yaşanıyorsa, terör burada insanların huzurunu bozuyor, can alıyorsa, Memur-Sen'in duyarsız olması söz konusu değil." dedi.
Memur-Sen'in 10 tırdaki 8 bin gıda kolisiyle Diyarbakır'da, Sur'da, Nusaybin'de, Şırnak'ta, Cizre'de mağdur ve masum olan insanlara merhamet elini uzattığını ve ekmeğini bölüştüğünü belirten Yalçın, bölgede terörün bitmesi için çaba gösterdiklerini ifade etti.
Ali Yalçın, şunları kaydetti:
"Burada insanlar terörün cenderesinden bunaldılar ve çok çektiler. Bu ortamın ılımanlaşması, iklimin düzgünleşmesi, halkın temel hak ve hürriyetlerini rahatça kullanabildiği zeminlerin oluşabilmesi temel amacımız. Buranın yatırım almasını, işsizlik oranlarının düşmesini, kaynakların yatırıma dönüşmesini istiyoruz. Bu bölgede 5 yıl hizmet üretmiş, buradaki insanların sıcak samimi duygularına tanıklık etmiş, ekmeklerini yemiş bir kardeşiniz olarak ifade ediyorum. Bölge güzel insanlarla dolu ama güzel insanların bölgede terör dolayısıyla yaşadığı bir kötü kaderi söz konusu. Bunu değiştirmek, bölgenin kendi elinde. Memur-Sen herkesin huzurunu, refahını ve memleketin kalkınmasını önemseyen bir teşkilat. Çünkü, memleket kalkınırsa milli gelirlerimizden bize pay ona göre düşecek."
Yalçın, daha sonra Bingöl'e geçti.