Mahkemenin kararına tepki gösteren Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Anayasa Mahkemesi keşke bilim kurullarının görüşlerini alarak karar verseydi" dedi.
Tıp dünyası da mahkemenin kararını desteklemiyor; Türk Tabipler Birliği'ne göre bu karar sadece birey açısından değil toplum sağlığı açısından da sakıncalı.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı 5'nci Sağlık Bakanları Konferansı'na katıldı.
Programa ilişkin bilgiler veren Bakan Müezzinoğlu, "Konferans kapsamında 43 farklı ülkeden Cumhurbaşkanı Yardımcısı, sağlık bakanı olarak 17 bakan, yardımcısı olarak 5, müsteşar olarak 26 üst düzey katılımcı olmak üzere toplamda 400 misafiri ağırlıyoruz. Toplantı kapsamında üye ülkelerin sağlık gündeminin tartışıldığı kanserle mücadele, acil durumlara yanıt, teknoloji bağımlığının sağlığa etkileri, sivil toplum kuruluşlarının sağlık hizmetlerinin geliştirilmesindeki rolü, sağlıkla ilgili sürdürülebilir kalkınma hedefleri konulu paneller düzenlenecektir" diye konuştu.
"ALINAN KARARLAR GELECEK FAALİYETLERE IŞIK OLACAKTIR"
Toplantı sonucunda alınan kararların teşkilatın gelecek yıllardaki faaliyetlerine ışık tutacağına inandığını belirten Bakan Müezzinoğlu, "Konferansın İslam İşbirliği Teşkilatı'nın çalışmalarını daha da ileriye taşıması adına ilgili tüm uluslararası paydaşlarla iş birliğinin artırılmasının özel bir öneme sebep olacağı düşüncesindeyim" dedi.
Program sonrası basın mensuplarının sorularını değerlendiren Bakan Müezzinoğlu, önemli açıklamalarda bulundu.
ZORUNLU AŞI UYGULAMASI
Zorunlu aşı uygulaması ve göçmen sağlığına ilişkin soruları yanıtlayan Müezzinoğlu, "Bugüne kadar iyi giden aşılama programlarının uygulanmasına devam edecek. Bu hem insanlarımız, insanlığımız için asla ihmal edilemeyecek bir alan, bu nedenle Anayasa Mahkemesi'nin vermiş olduğu bu kararın gerekçelerine bakılarak yeniden bir yasal düzenleme yapılır. Bireyin hakkı toplumun haklarına sağlıklı geleceğine müdahale ediyorsa, veya sağlıklı geleceğini bozuyorsa tabi ki karar burada toplumu ve diğer bireyleri korumak yönünde olacaktır. Anayasa Mahkemesi'nin keşke bu anlamda bilim kurullarının görüşlerini alarak karar verseydi. Tabi ki bireyin kararları önemli, toplumun hakları onunda önünde hele hele bir bireyi koruyacağım derken insanlığı tehdit eden olumsuzluklara vesile olmak yeniden gözden geçirilmesi gereken bir karar olsa gerek" ifadelerini kullandı.
"SAHTE İÇKİDEN 32 VATANDAŞIMIZI KAYBETTİK"
Sahte içkiden yaşanan ölümler ve sağlık sorunları ile ilgili son durum hakkında bilgi veren Bakan Mehmet Müezzinoğlu,"Denetimlerin ciddi bir şekilde devam etmesi gerekir ama burada kullanıcının duyarlığı önemli. Ucuz diye ne olduğunu bilmediği veya bildiği ama daha önce bana zararı olmadı diyerek yanlışa devam etmesi kendi kendine intiharıdır. Burada toplumsal bilinç herşeyin önünde gelir. Bireyin sağlığı ve kendi yaşamıyla ilgili duyarlığı her şeyin önünde gelir. Tabi ki bu tür ürünleri üretenlerin ceza yaptırımları yeniden gözden geçirilmesi gereken bir konu.Bu gün itibari ile müracaatın 99 olduğu yönünde bilgiler var. 32 insanımızı kaybettik bu nedenle, yoğun bakımda yatan 4 serviste de 1 vakamız var" şeklinde konuştu.
Hacıların sağlık ve güvenliği ile ilgili soruları da yanıtlayan Müezzinoğlu, "Çok yoğun insan yoğunluğu olan zamanlar özellikle hac dönemi ve umre dönemleri Mekke ve Medine'de özellikle farklı bölgelerden insanların geldiği yoğunluklar oluyor. Burada hijyen önemli. Birbirine bulaştırıcılığın önlenmesi önemli Suudi Arabistan Sağlık Bakanı öncelikle ülkelerinden gelecek vatandaşların önceden tedbirlerini aşılarını yaptırmaları bu konuda gerek bilgilendirme ve aşılandırma konusunda bilgi verdi. Son yıllarda orada olan Mers Virüsü Hacca giden insanlar üzerinde olumsuz etkisi oldu. Bu anlamda bu yıl önemli bir sıkıntının olmadığını ifade etti. Bu konu tedbirlerin alınması gerektiğini ve giden vatandaşların bilinçlendirilmesi gerektiğini gösteriyor" diye konuştu.