Çikolata, bisküvi, kek, dondurulmuş patates bunlardan sadece birkaçı. Kozmetik ürünlerinde de kendini var eden bu yağ, bebek ürünlerinde bile mevcut!
Yediğimiz, içtiğimiz ve hatta giydiğimiz birçok şeyde bulunan bu yağın gerçekten kanserojen etkisi var mı?
Annelerin, "Eyvahlar olsun! biz ne çok yedik bu palm yağından, yanlış mı yaptık acaba?" serzenişlerinden sonra Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Türkiye'de palm yağı kullanılan ürünlerin araştırılacağını belirtti. Şunu da eklemeyi unutmadı tabii: "Ülkemizde bu konuda yapılan bilimsel çalışmalarda şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk tespit edilmemiştir."
Bakanlığın açıklamasından sonra halkın güvenoyunu kazanan hocaların hocası Canan Karatay'ın da elbette söyleyecek birkaç lafı vardı...
Karatay'a göre, şeker zaten başlı başına kanserojen madde. Palmiye yağı ise çoklu doymamış çekirdek yağı. İşlem görmüş hali ne yazık ki vücudumuz için tehlikeli. Tıpkı trans yağlardan olan ayçiçek ve mısır özü yağı gibi... Canan Karatay, işlem gördükten sonra meydana gelen trans yağların yüzde 1.500 kanserojen olduğunu belirtiyor. Yalnız kanserojen değil, vücuda girdikten sonra yavaş yavaş hücreleri bozuyor diye de ekliyor.
Canan hoca şunları da ekliyor: "Kanserin yanı sıra, şeker hastalığı, depresyon, alzheimer, troit hastalıkları, karaciğer yağlanması altında da trans yağlar yatmakta." Tekrar etmekte fayda var, bu konu sadece palm yağı için değil, tüm trans yağlar için geçerli.
Palm yağın içeren ürünlerden en sık kullandıklarımız
. Fındık kremaları
. Bebek mamaları ve bebek bezleri
. Duş jelleri ve şampuanlar
. Dondurulmuş pizza ve patatesler
. Bazı temizlik ürünler
. Dondurmayı pürüzsüz hale getirmek için de kullanılmakta
Satın almaya karar verdiğiniz ürünü almadan önce mutlaka etiket kısmında incelemenizi tavsiye ediyoruz...