İran'dan 13 günlük nevruz tatilini Türkiye'de geçirmek için gelen turistlerin yoğun ilgisinin ardından, Van'dan İran'a tanıtım ziyareti gerçekleştiren heyet, komşu ülkenin tarihi ve doğal güzelliklerini gezme imkanı buldu.
Van Vali Yardımcısı Önder Can, Kültür ve Turizm İl Müdürü Muzaffer Aktuğ, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Doğu Anadolu Bölge Yönetim Başkanı Cevdet Özgökçe ile Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Van Meslek Yüksekokulu Turizm Rehberlik Bölümü Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hasan Guğrul'un yanı sıra bazı otellerin temsilcilerinin yer aldığı 12 kişilik heyet, İran'ın Hoy kentinde çeşitli temaslarda bulundu ve toplantılar yaptı. Heyet, kentin doğal güzelliklerini gezdi ve Şems-i Tebrizi'nin kabrini ziyaret ederek dua etti.
Heyete eşlik eden Hoy'daki acente sahiplerinden Mehdi Argan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Şems-i Tebrizi'nin kabrinin kentin önemli bir değeri olduğunu ifade etti.
Geçmişte kabrin Ermenistan ve ya Konya'da olduğunun düşüldüğünü anımsatan Argan, "UNESCO, Şems-i Tebrizi'nin kabrinin Hoy'da olduğunu belgeledi. Altında eski bir çarşı bulunan kabrin 2 yıl sonra restorasyonu yapılacak. Ziyaretlerle inşallah Konya ve Hoy arasında kardeşlik bağı olacak. Gidiş, gelişler çoğalacak. Bu, Hoy için çok önemli bir değer." dedi.
Özellikle Hoy ile Van arasında birçok ortak değer ve önemli dostluklar olduğunu belirten Argan, bunların karşılıklı ziyaretlerle daha da güçleneceğini ifade etti.
Argan, "Onun için Türkiye ile buranın bizim için hiçbir farkı yok. Yalnızca değerlerimizi tanıtmamıza ve turizmle daha güçlendirmeye ihtiyacımız var. " dedi.
Heyet ayrıca Tebriz kentine 50 kilometre mesafedeki Kapadokya'ya benzerliğiyle dikkat çeken Kandovan köyünü de gezdi.
İran'da tur rehberi olarak çalışan Aysel Cemalavadi, Kandovan'ın bal kovanlarına benzemesiyle "kovanlar yeri" olarak adlandırıldığını ve söz konusu alanda çok sayıda mağara ev bulunduğunu ifade etti.
Cemalavadi, şunları kaydetti:
"Dünyada 3 noktada buna benzer yer var. Bunlardan biri Türkiye'deki Kapadokya, diğeri Amerika'da bulunuyor. İnsanlar 7. yüzyıldan beri burada yaşam sürmüş. Alanda dokuya uygun bir restoran ve konaklama noktaları bulunuyor. Mağara evlerde 700'e yakın nüfus yaşamakta. Volkanik dağın etkisiyle oluşmuş doğal bir yapı. Sehenk Dağı eteklerindeki bu doğal yapıları her yıl çok sayıda yerli ve yabancı ziyaret etmekte."