Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminde Bağcılar'daki Doğan Medya Center'ın işgal edilip yayınının kesilmesi ve çıkan olaylarda bir kişinin şehit edilmesine ilişkin, 3'ü tutuklu 19 sanığın üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15'er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talebiyle yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu yüzbaşılar Erdal Şeker, Süleyman Ahmet Kaya ve Mehmet Akif Aslan ile 10 tutuksuz sanık katıldı. Davanın müdahili olan Doğan Medya Center, Başbakanlık, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Savunma Bakanlığı ile olaylarda şehit olan Vedat Barceğci'nin yakınlarının avukatlarının temsil ettiği duruşmayı, eski Kültür ve Turizm Bakanı AK Parti Milletvekili Nabi Avcı da izledi.
Duruşmada tutuklu sanıklardan Harp Akademileri öğrencisi Yüzbaşı Mehmet Akif Aslan ve Yüzbaşı Erdal Şeker'in savunmaları alındı.
"Ellerini havaya kaldıranların arkasında terörist mi var?"
Savunmasının ardından Aslan'a yönelik bir konuşma yapan mahkeme heyeti başkanı Abdurrahman Orkun Dağ, "Savunma dışında bir takım yorumlara yer verdiniz. Savunmanızda, 'polislerin, vatandaşla askerleri karşı karşıya getirdiğini' söylediğinizi duydum. Yorum olarak savunma parçası ama dikkate değer değil. Öyle olsa, vatandaşın oradaki er ve subaylara daha fazla zarar vermesi gerekirdi." dedi.
Üye hakimin, "Her şey göründüğü gibi değildir' dediniz. Görüntülerde, boğazı sıkılanlar elleri havada olanlar var. Ellerini havaya kaldıranların arkasında terörist mi var, bizim göremediğimiz neydi? Ya da boğazı sıkılan kişinin boğazında kanama vardı da, durduruyor muydunuz?" diye sordu.
Sanık Şeker'in savunmasında, Mustafa Kemal Atatürk sözlerinden örnekler vererek, "Asker emri yerine getirmese bugün Türkiye Cumhuriyeti olmazdı. O gün aldığım hiç bir emri yerine getirmemezlik etmedim, sorgulamadım" demesi üzerine araya giren başkan Dağ, Şeker'e, "Savunmanızda Atatürk'ten bahsettiniz ama, Atatürk'ün yazdığı Gençliğe Hitabe'de, 'Birinci vazifen Türk Cumhuriyetini muhafaza etmektir' ifadesi yer alır. Bu görev cumhuriyetin ordusuna verilmiştir. Gerçi bu görevi beceremediği zamanlar da olmuştur. Bu gariban millet, darbe girişimi gecesi kendisine vazife ederek dışarı çıktı, bazıları şehit oldu. Sen kurmay bir subay olarak böyle bir düşünceye kapılmadın mı, bunun bir darbe girişimi olduğunu anlamadın mı?" diye sordu.