PKK’nin Silopi/Sur’u oyalayarak PYD’ye imkan açtığını, Suriye’nin kuzeyinde bir Kürdistan Devleti’nin kurulması için birkaç ülkenin de desteğiyle birlikte karanlık bir planı uyguladığını belirtti.
İşte Kemal Öztürk’ün yazısı:
Haritalı anlatımları sevdiniz sanırım. Tekrar haritaları açalım. Suriye haritasına ve özellikle Kuzeyine odaklanalım.
Yeşil renkli bir kalemle, Kuzey Irak sınırından bir çizgi çizerek, Kobani'ye kadar gelin. Bu çizginin üzerine PYD/PKK yazın.
PYD/PKK'nın hedefi 80 km'lik bölge
Şimdi siyah bir kalemle Kobani'den başlayıp, Cerablus'dan geçerek Afrin'e, kadar bir çizgi çizin. Burası 80 km'dir. Bu çizginin üzerine de IŞİD yazın. Afrin'den, Hatay sınırına kadar, yine yeşil bir çizgi çizin ve tekrar PYD/PKK yazın.
Türkiye'nin Suriye sınırı bu kadardır.
Haritada şimdi Fırat nehrini bulun (Kobani'nin hemen batısından geçer). Türkiye sınırından başlayarak kırmızı kalemle, kuzey güney ekseninde, Fırat'ın üzerine kalın bir çizgi daha çizin. Burası, Türkiye'nin, PYD/PKK için kırımızı çizgisi. Nehri geçtiği anda, Türkiye askeri olarak müdahale edecek. Bunun için ordu, her türlü hazırlığı tamamladı ve tetikte bekliyor.
Geriye çekilip haritaya tekrar bakalım. PKK/PYD'nin yeşil çizgisini tamamlaması ve bir özerk devlet kurması için önündeki engel Cerablus şehrini merkez alan, IŞİD'in elindeki 80 kilometrelik yeşil çizgi ve Fırat nehri üzerindeki, Türk ordusunun hedefindeki kırmızı çizgidir.
PYD/PKK şu anda yoğun olarak asker topluyor, ABD, Rusya, İran, Almanya ve daha bilmediğimiz birçok ülkeden silah aldığı söyleniyor. Bir savaşa hazırlanıyorlar yani.
PYD/PKK'ya silah veren ülkeler, aynı zamanda Kuzey Suriye'de PYD'ye özel (dikkat edelim, tüm Kürtleri kapsamıyor) özerk bir devlet/yapı/kanton kurulmasını da destekliyor. Şaşırmayın bunların bir kısmı bizim NATO'da müttefikimiz, stratejik ortağımız.
Türkiye'nin ABD ve müttefiklere teklifi
Türkiye, tüm bu ülkelere kırımızı çizgisini anlattı, askeri olarak tüm hazırlıklarını yaptı, eli tetikte, PYD/PKK'nın Fırat'ı geçmelerini bekliyor. Vuracak. Neye mal olursa olsun, vuracak ve bir kaç defa da vurdu (Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 27.06.2015 konuşması).
Türkiye'nin IŞİD'le mücadele eden koalisyona ve ABD'ye şu teklifte bulundu: “Cerablus'u İŞİD'den temizleyelim. Oraya IŞİD'e karşı savaşan ılımlı muhalifleri yerleştirelim. Böylece sınırı kontrol altına almış oluruz.” ABD ise bu bölgeyi de PYD/PKK'ya vermek istiyor sanırım. Ancak Türkiye'nin kararlılığını gördüğü için de Cerablus'u açıktan
Türkiye'yi baskı altına alma taktikleri
Şimdi diplomasi yoluyla Türkiye ikna edilmeyince, diğer baskı unsurları devreye girdi. PYD/PKK, 'madem Cerablus'u bana vermiyorsun, o zaman ben de Silopi'yi, Sur'u, Nusaybin'i yakarım' diyor. Siz bakmayın, siyaset bilimine işkence yaparak doğurulmuş, “öz yönetim, özde yönetim, en hakiki öz yönetim” safsatalarına. Diyarbakır'ın ortasında bir ilçede, onun da 4-5 mahallesinde, 15-20 yaşlarındaki çocuklara, hendek kazdırıp, eline silah verip, “özerk devlet” ilan etmek sadece akla değil, fizik kurallarına da aykırı. Mantıklı gelmedi size de değil mi?
Ver Cerablus'u, al Silopi'yi
Zaten onlar da bunun mantıksız olduğunu biliyor. Onların derdi Silopi/ Sur değil, Cerablus. Ölümü gösterip, sıtmaya razı etmek böyle bir şey. 'Fırat'ı geçelim, Cerablus'u alalım, Kuzey Suriye'de Kürdistan devletini kuralım sen kabul et, biz de Silopi'den, Sur'dan çekilelim.' Mesaj budur. Unutmadan Rusya'nın bölgedeki operasyonlarına ABD'nin çok ses çıkarmamasını bu mesajların parçası olarak yorumlayın.
Biz bunları semboller üzerinden konuşulurken, Selahattin Demirtaş alenen, bir Kürdistan kurulacağını ilan ederek, benim merak uyandırmak için yaptığım gizemli anlatımlarımı mahvetti. Bu cürete şaşıramadık bile. Hemen ardından, Kürdistan kurmak için hendek savaşı verenlere yazılı olarak destek çıktılar bir de.
Bunları size yazarken, ANA uçağında, gazeteci Hasan Öztürk'ün cep telefonundan Başbakan Davutoğlu'nu dinliyoruz bir yandan. “Kaçak çayınızı alın, Kandil'dekilerle birlikte içersiniz” diye iyice sertleşti. Bu açıklamaya, aynı saatlerde Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın söylediklerini de ekleyin.
Devlet, PYD/HDP/PKK ekibinin cüretkar açıklamalarına daha sert cevap verecek. Belgrat'ta Başbakan Davutoğlu ile akşam bu konuları konuşacağız gazeteciler olarak. Siz de Çarşamba günü okuyacaksınız.