KAAN BOZDOĞAN - Hakkari'de terör saldırıları sebebiyle sınır kapıları ve havalimanının hizmet verememesi kent ve bölge ekonomisini olumsuz etkiledi.
Hakkari'nin üretim ve ticaretteki cazibesini arttıran Türkiye-İran sınırındaki Esendere Sınır Kapısı ve Türkiye-Irak sınırındaki Üzümlü Sınır Kapısı'nın Ağustos ayında, Selahaddin Eyyubi Havalimanı'nın ise açıldıktan 35 gün sonra terör örgütü PKK'nın bölgedeki saldırıları dolayısıyla geçici olarak kapatılması kentte ekonomiyi adeta durma noktasına getirdi.
Yaşanan gelişmeler, cazip teşviklerle kente yatırım yapmayı planlayan yatırımcıların projelerini askıya almasına sebep olurken, sermaye göçüne de yol açıyor.
Hakkari Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Servet Taş, AA muhabirine, Esendere ve Üzümlü sınır kapılarından Çözüm Süreci'nde ciddi ihracat yapıldığını anlattı.
Hakkari'nin geçen yıl Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki 14 il içerisinde ihracatta ilk sırada bulunduğuna vurgu yapan Taş, Temmuz ayından sonra bölgedeki çatışma ortamı dolayısıyla birinciliği Malatya'ya kaptırdıklarını söyledi.
Kentin ihracatında madencilik sektörünün büyük bir paya sahip olduğunu ifade eden Taş, şöyle konuştu:
"Dünyanın en büyük çinko maden yatakları Hakkari'dedir. Çok ciddi maden yataklarına sahiptir. Bu madenleri biz İran'a ihraç ediyorduk. Öncesinde Çin'e ihracat vardı fakat lojistik sorunlar nedeniyle İran'a yöneldi arkadaşlarımız. Çukurca ilçemizden Irak'a bir sınır kapısı (Üzümlü) açıldı. Bu bizim 40-50 yıllık hayalimizdi, beklentimizdi. Ciddi ekonomik değerler ve katkılar bekliyorduk. Çünkü çok kısa sürede, iki saatte Irak'a geçmek gibi bir şansımız vardı. Bu vesileyle iş adamlarımızı davet edecektik. Hakkari'de mikro tesisler açtırmak için iş adamlarına çağrılarımız olacaktı, ciddi beklentilerimiz vardı. Fakat 50 yıllık hayalimiz 2,5 ay sürdü. Güzelde bir başlangıç olmuştu fakat maalesef çatışma sürecinin yeniden başlaması bizim bu değerlerimizi ortadan kaldırdı."
- Son 3 aydır ihracat yapılamıyor
Çözüm Süreci'nde ihracat rakamlarının arttığına dikkati çeken Taş, özellikle Esendere Sınır Kapısı'ndan yüzde 65'ini çinko ve maden oluşturmak üzere ciddi anlamda ihracat yapıldığını belirtti.
Taş, istihdama da katkı sağlandığını aktararak, "Maden ihraç eden arkadaşlarımızın yanlarında 600'e yakın insan çalışıyor. Bunun ailelere katkısını düşünürsek belki 5-6 bin insana ekmek veren bir sektördü. Fakat son 3 aydır arkadaşlarımız ihracat yapamıyor. Çünkü Esendere ve Üzümlü sınır kapıları kapatıldı" dedi.
Taş, Selahaddin Eyyubi Havalimanı'nın da kentin ekonomisi ve dinamizmi açısından önemli olduğunu anlattı.
Çatışmaların yaşandığı bölgelerde sermaye göçünün yaşanabileceğini vurgulayan Taş, çatışma ortamının son bulması temennisinde bulundu.
- "Kentte sosyal yaşam ve ekonomi durma noktasına geldi"
Kentte sosyal yaşamın ve ekonominin durma noktasına geldiğine değinen Taş, şöyle dedi:
"Kentte ekonomi durdu, hayat durdu. İnsanlar tedirgin, insanlar kuşkulu, insanlar 'Bugün nerede bir bomba patlayacak' kaygısı içinde. Kimler ölecek, kaç kişi ölecek, kaç cenaze gelecek, kaç cenaze gidecek? Kaygısı bu. Sosyal yaşam bitti, ekonomi tam durma noktasında. Diğer bölgelere göre Hakkari çok ciddi bedeller ödüyor. İlimizde hayvancılık gelişmişti. Çok ciddi projeler sunuluyordu. Meralarımız 5 milyon küçükbaş hayvana ev sahipliği yapabilecek kapasitedeydi."
Taş, Çözüm Süreci'nde turizm ve doğa sporlarında da gelişmeler olduğunu ifade ederek, "Bunlara paralel ekonomi gelişecekti fakat barış sürecinin, çatışmasızlık sürecinin getirisi bunlar. Çatışma eşittir ölüm, çatışma eşittir kan, çatışma eşittir kin, nefret, gözyaşı, çatışma eşittir toplumlar arasında düşmanlık. Böyle bir ortamda öyle zannediyorum ki hiçbir gelişme olmaz" diye konuştu.
Taş, barış ortamının ekonomiyi canlandıracağına inandığını da dile getirerek, "Fakat şu an beklenti içindeyiz. Kısa bir sürede silahların susmasını, müzakerelere dönülmesini bekliyoruz" dedi.
- Esnaf ve vatandaşlar da mağdur
Kentin kanaat önderlerinden Orhan Pirozbeyoğlu da havalimanı ve sınır kapılarının kapatılmasıyla kent ekonomisinin zarar gördüğünü anlattı.
Ekonomideki sıkıntıların kent halkını ve esnafı ciddi derecede olumsuz etkilediğini ifade eden Pirozbeyoğlu, şunları ifade etti:
"Sınır kapılarının kapanması kentteki esnafları ciddi derecede etkilemiştir. Sadece esnafı değil, bütün halkımızı etkilemiştir. Çukurca (Üzümlü) Sınır Kapısı, açıldıktan kısa bir süre sonra kapatıldı, yeteri kadar fayda görmedik. Zaten gelir düzeyi düşük halkın bundan zarar görmemesi mümkün değil. Bizim temennimiz Çözüm Süreci'nin eski haline dönmesi. Bu savaşın bir an önce bitmesi ve barış sürecinin geri gelmesidir."
Çözüm Süreci'nin sona ermesinin ardından imkanı olanların kentten göç ettiğini, yoksul vatandaşların ise perişan şekilde yaşadığını savunan Pirozbeyoğlu, "Herhangi bir gelir kaynağı yok. Yollarımız kapalı. Yüksekova (Esendere) Sınır Kapısı'ndan maden ihracatı yapılıyordu, bu da halkı rahatlatıyordu. Bu gelir kaynağı da gitti. Temennimiz barış sürecinin yeniden gelmesi ve bu halkın biraz nefes almasıdır" dedi.
Mazlum-Der Şube Başkanı Cengiz Şen de Çözüm Süreci'nin bozulmasının kimsenin faydasına olmadığını dile getirerek, bu durumun Hakkari halkına ve esnafına ciddi zarar verdiğini belirtti.
Esnafların yaşadıkları sıkıntılar sebebiyle kredi borçlarını ödeyemediğini sözlerine ekleyen Şen, "Ben de esnafım aynı zamanda. Hakkari'de ödemelerini yapamayan çok sayıda esnaf var, çok ciddi ekonomik sıkıntılar yaşıyorlar. Bankalara icralık olmuşlar" diye konuştu.