Dünyanın en büyük kanyonları arasında yer alan, doğal güzellikleri ve tarihi mekanlarıyla açık hava müzesini andıran Ihlara Vadisi, kayalara oyulmuş çok sayıda kilise, şapel ve manastırıyla turistlerin ilgisini çekiyor.
Ihlara Vadisi, Hristiyanlığın ilk dönemlerinde dini bir merkez olması nedeniyle, 18 kilometre boyunca kayalara oyulmuş çok sayıda kilise, şapel ve manastırıyla her yıl yüz binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor.
Melendiz Çayı'nın hayat verdiği vadinin tabanına 382 basamaktan oluşan merdivenle inen doğa ve tarih meraklıları, çayın iki yanındaki 3,5 ve 7 kilometrelik yürüyüş yollarında gezinme imkanı buluyor.
Aksaray İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ihlara Vadisi'nin Melendiz Çayı'nın aşındırmasıyla oluşan, dünyanın en büyük ikinci kanyonu olduğunu söyledi.
Hristiyanlığın gizli yaşandığı dönemde bölgede oturanların vadide çok farklı mekanlar oluşturduğunu belirten Doğan, Ihlara'da yüzlerce kaya oyma mekanın olduğuna dikkati çekti.
Roma dönemi ve sonraki süreçlerde de vadide yaşayan Hristiyanların ibadetlerini yerine getirebilmek için burada önemli mimari yapılar oluşturduğunu anlatan Doğan, "Özellikle okuma yazmanın az olduğu dönemde İncil'den sahneler kiliselere resmedilerek bölgedeki insanlara anlatılmış. Günümüzde bu tür yapılar ve duvarlarındaki resimler bölgeye gelen turistlerin ilgisini çekiyor. Ihlara, doğal güzelliğinin yanında dini yapılarıyla turizme hizmet ediyor." diye konuştu.
Kiliselerden 14'ü ziyarete açık
Vadideki kültürel mirasın korunması için çaba sarf ettiklerini vurgulayan Doğan, şunları kaydetti:
"Ihlara Vadisi'ndeki kiliselerden 14'ü ziyarete açık. Birçok kilisenin girişinde ziyaretçilerimizin bilgi alabilmesi için tabelalar bulunuyor. Dini mekanlar arasında Ağaçaltı, Yılanlı, Sümbüllü, Kırkdamaltı kiliseleri ön plana çıkıyor. Tamamen kaya oyma mekanda yapılmış kiliseler arasında özellikle Ağaçaltı, hem vadinin iniş kısmında olması hem de fresklerinin zenginliğinden dolayı en çok ziyaret edilen mekanlardan biri. Yılanlı Kilise ise duvarlarına işlenen yılan freskleriyle dikkati çekiyor. Vadideki tarihi yapıları ziyaretçilerimiz gerek rehberler eşliğinde gerekse bireysel gezebiliyor, tarihi ve kültürel güzellikleri yerinde görebiliyor."
Avustralya'nın Melbourne kentinden Kapadokya'ya gelen Michelle Alys ise ilk kez ziyaret ettiği Ihlara Vadisi'ni çok beğendiğini belirterek, "Kaya kiliseleri, doğayı merak ettiğim için özellikle geldim. Burada eşsiz mimaride çok farklı kiliseler var. Çok etkilendim." ifadelerini kullandı.