Baro Başkanı Aydın’dan Diyanet İşleri Başkanına Destek
Konu ile ilgili yazılı açıklama yapan Baro Başkanı M.Salih Aydın, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın Cuma hutbesinde tüm kötülük ve salgın hastalıkların eş cinsellikten kaynaklandığını dile getiren açıklamasının ardından oluşan tepkilerin yersiz olduğunu söyledi.
Bu konuya dahil olan Ankara ve İzmir Barolarının açıklamalarının da din ve vicdan hürriyeti ile düşünce ve fikir hürriyetine saygı göstermediklerinin kanıtı olduğuna değinen Başkan Aydın “Diyanet İşleri Başkanının sözleri kendisinin değil Kuran-i Kerimin sözleridir.
Başkanın bu sözleri dile getirmesi manen ilahi emirdir, Kanunen ise Diyanet İşleri Başkanlığı kuruluş ve görevleri hakkındaki Kanun 1. Maddesinde “Din konusunda toplumu aydınlatma” emrinin gereğidir.” dedi.
Baroların açıklamasına tepki ;
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın açıklamalarının ardından İzmir ve Ankara Barolarının yaptığı açıklamaların kabul edilemez olduğuna değinen Ağrı Barosu Başkanı Mehmet Salih Aydın, bu açıklamaların vatandaş nezdinde de hoş karşılanmadığını dile getirdi.
Bu açıklamaların halkın yüreğini sızlattığına vurgu yapan Başkan Aydın “Ankara Barosu’nun yaptığı açıklamada kullandığı ‘Sesi çağlar öncesinden gelen bu şahsın’ söylemi bir nefret söylemi olup, din ve vicdan hürriyeti ile düşünce ve fikir hürriyetine saygı göstermediklerinin en büyük kanıtıdır.Sesi çağlar öncesinden gelen bu ses İslam’ın ve Kuran’ın sesi olup,çağlar üstü bir sestir ve dünya var oldukça da devam edecektir.
Bir hukukçu ve baro başkanı olarak nesil emniyetinin korunmasının hem hukuki hem ahlaki bir zorunluluk olduğunu ifade ediyorum.
Din ve vicdan hürriyeti ile düşünce ve fikir özgürlüğüne saygısı olmayan, ahlaksızlığa sahip çıkmayı bir erdem kabul eden, sesi çağlar öncesinde gelen sözleri ile dini değerleri alenen aşağılayan Ankara ve İzmir Barolarını şaşkınlıkla izlediğimi ve şiddetle kınadığımı kamuoyuna saygı ile sunarım” ifadelerini kullandı.
M.Salih Aydın ı tebrik ediyorum..Ankara Barosu nun yaptığı da ibneliktir.
Hırsız,tecavüzcü,kul hakkı yiyen,kpssden 85 puan alıp yerlesemiyenin yerine yandaş ve tanıdıklarını işe alan,torpil yapan,ehliyetsiz,lıyakatsız kişileri kamuya işe alan,ihalede hille yapan,haksız kazanc sağlayan,yetim hakkı yiyeni,devletin malını kendi malı gibi kullanan,ırkçı,ayırıcı,dini alet edeni,yalan söyleyeni bunlarida söyleyin ayırım yapmadan taraf tutmadan
Bence Diyanet kulhakki zulüm kavramlarını bırakıp şahsi günahlarla ilgileniyor
Adam kpss de Türkiye birincisi oluyor sırf torpili yok diye uyduruk mulakatla eleniyor eleyen ler de onun bunun torpiliyle gelen haksız liyakasiz kişiler
İsterseniz biraz da bunları elestirinde müslüman ilginizi biraz anlatalım
Yoksa haksızlık karşısında Susan dilsiz şeytandır şiari budizimde mi vardı