Allah resulü (s.a.v) tarafından "evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennemden kurtuluş" olarak ifade edilen Kur’an ayı mübarek Ramazan, sadece İslam alemini değil, bütün bir insanlık alemini, vahiy atmosferiyle kuşatarak, bereketinden ve feyzinden faydalanma imkanı sunarak veda etti. Bu bereket ve feyizden faydalananlara ne mutlu.
Bayramlarımız paylaşmanın, dayanışmanın, kardeşliğin zemini ve imkanıdır. Bu inançla, bayramları evlerimizden sokaklara taşımanın, bayramları yaşlılarımızın, hastalarımızın, şehitlerimizin, gazilerimizin, muhacirlerimizin ve yetimlerimizin de bayramı kılarak çoğaltabiliriz.
Zira küresel kapitalizmin azgın sömürge ve temerküz anlayışının, açlığa ve yokluğa mahrum ettiği, kan deryasına dönüştürdüğü bir dünyada bayram olsa olsa “paylaşım ve merhamet” şeklinde tecelli ederse bayram olabilir.
Bu vesileyle, Rabbulalemin’den tutulan oruçların, yapılan ibadetlerin, girilen itikafların, okunan Kur’an’ların ve verilen fitrelerin kabulünü; bayramın İslam aleminde barış, huzur ve kardeşleşmeye vesile olmasını; coğrafyamızın her yerindeki savaş ve çatışmaları sonlandırma ve esaret altındaki Müslümanların özgürleşmesi fırsatına dönüşmesini diliyor; bütün teşkilatlarımızın, milletimizin ve ümmetin Ramazan (şükür) Bayramı’nı tebrik ediyoruz.
