OMURGASIZ VATAN HAİNLERİ İÇİN; EVET!
“Allah’a dayan sa’ye sarıl hikmete ram ol,
Yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol”
Bugün Türkiye demokratikleşme sürecinde daha ileri bir adım atıyor; sistem değiştirerek güçlü bir yönetim, güçlü bir yasama ile demokrasisini güçlendirmenin yolunu açacak, devleti kuvvetli hale getirecektir.
Eski Türkiye’nin vesayetçi zihniyetinde takılıp kalan, demokrasiyi hazmetme konusunda hala sıkıntı yaşayan Hayır’cı zihniyeti daha fazla demokrasiden, halkın tercihlerinden korkusunu dışa vurarak çirkinleşmeye, sıradanlaşmaya devam ediyor.
Yeni sistem daha fazla demokrasi getirecek, halkın iradesini daha etkin kılacak, halkın seçtiği iktidarların ellerini ve kollarını bağlayan prangalar kırılacak, haksız ve hukuksuz yetki kullanma dayatmasını ortadan kaldıracaktır.
Bu yeni sistem demokrasilerde en büyük suç olan darbelerin kolayıca yapılmasını engelleyecek, yargının yasama alanına tecavüzünü sona erdirecektir. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu milli birlik ve beraberliği kuvvetlendirecek, ayrışma ve etnik sorunların önünü kesecektir.
Bu sistemde her görüş kendini merkeze alıp diğerini dışlamak yerine, mecburen bir araya gelecek ve asgari müştereklerde buluşmak zorunda kalacaktır.
Bu sistem sayesinde ülkemiz koalisyonlardan, bölünmeden kurtulacak, siyasi istikrara kavuşacaktır. Parlamento dahada güçleneceği için etkin yürütme olacak ve daha hızlı kararlar alacaktır.
Demokrasiden kaçan, halka güven duymayan ve halkın tercihlerine saygı göstermeyen, milletten korkan, terör örgütleriyle ortak çalışan, marjinal eğilimlerle marjinalleşen, iktidarı zorlayıcı alternatif üretmeyen hayır cephesinin “hayırsız” bir cephe olduğunu bu aziz millet görüyor ve referandumda “EVET” diyerek gereğini yapacağını beyan ediyor.
Hayır cephesinde yer alanların, hangisinin hayatında devlet, millet, bayrak, dini ve milli değerler hususunda ortak bir kabulleri vardır? Düşünce yapıları itibariyle muhalefet etmelerinin sebebi, milletimizin birlik ve beraberliğine karşı olan düşmanlıkları, husumetleri, kinleri değimli? Toplumsal barışa zerre kadar katkısı olmayan kişilerin elbette bir yerde toplanması normaldir. Son dönemlerde saldırılarını artıranlar, şimdi referanduma gözünü dikmiş durumdalar. 15 Temmuz’da darbe yapamayanlar, nisandaki referandum’da “hayır” çıkararak bir darbe yapmak isteyecekler. FETÖ’cüler başta olmak üzere ERDOĞAN düşmanları “hayır”dan çok şey murat ediyorlar. Hayır sonucunun ülkede bir türbülans oluşturacağı düşüncesiyle can havliyle buna sarılmış durumdalar. Terör örgütlerinin ve siyasi yandaşlarının “hayır” kampında saf tutması’da bu anlayışın bir sonucudur. Bunlara 7,4 şiddetinde bir Osmanlı tokadı vurmanın zamanı değimli?
Referandumda “hayır” diyecek olanlar “şeytana uymayın” diyorlar. İyi de şeytan zaten ta en başta “hayır” diyerek baş kaldırmıştır. Tamam, o vakit, hep beraber şeytana uymuyoruz “EVET” diyoruz. Referandumda EVET demek aslında özünde birçok Hayır’ı barındırıyor… EVET diyerek FETÖ’ ye, Teröre, PKK’ya ve türevlerine HAYIR demiş olursunuz. Eğer Hayır derseniz, uluslar arası sisteme EVET demiş oluyorsunuz.
Koalisyon dönemlerinin sona ermesi, iktidarı halkın doğrudan kendisinin belirlemesine, milli iradenin, doğrudan demokrasi yolu ile kendi tercihini ortaya koymasından yana iseniz EVET diyeceksiniz.
“Vatanımız, devletimiz, bayrağımız, dini ve milli değerlerimiz” bütünlüğümüz ve beraberliğimiz için, Ülkemizin ve milletimizin geleceğini inşası için, yurtiçinden ve yurt dışından “Yeni Türkiye’ye “EVET”
Cumhurbaşkanımız Sultan Abdülhamit Han’ın yalnızlığına bırakmamak için, Türkiye’nin istikrarlı ve güvenlikli bir ülke olarak yoluna devam etmesi için “EVET”
Milli iradeye dayalı demokratik anayasaya, Sessiz çoğunluğun demokratik taleplerine, halka hizmete, her alanda yetişmiş, ufku geniş, işin ehli kadrolara, hizmet eden siyasi kadrolara, büyük yatırımlara ve güçlü ekonomiye, hukukun üstünlüğüne, barışa, dayanışmaya, huzur ve güvene, millete hizmetkârlığa, istişare ve uzlaşıya, birlik, beraberlik ve kardeşliğe, yeni büyük Türkiye’ye, tam bağımsız ve aydınlık geleceğe, geleceğin inşası için 2023, 2053 ve 2073 vizyonu’na, özgürlüklere, insan haklarına ve güçlü bir devlete “EVET” “EVET” “EVET”
Aklımız, mantığımız ve “Yeni Türkiye” tasavvurumuz “EVET” demeyi gerektirdiği için “EVET” diyeceğiz!
Büyük ve güçlü bir ülke istiyoruz. Korkak, ürkek yönetimler istemiyoruz. Ülkemizde Yahudi ve Hıristiyan çizmeleri istemiyoruz. Komşularımızın evleri yanarken seyretmek istemiyoruz. Bizim gidecek vatanımız yok. Ezanlar ve salalar darbeleri her zaman sustursun diye, insanlarımız ölmesin, kirli planlar üzerimizden çekilsin diye “EVET” diyeceğiz.
Tarih boyunca şer odaklara karşı milli bir mücadele vererek destanlar yazan eli öpülesi bu aziz millet, 16 Nisan’da “Cumhurbaşkanlığı sistemini” onaylamak için “EVET” diyecek.
Bugün ülkemizin diriliş ve yükseliş taraftarlarıyla, Büyük Türkiye peşinde olanlarla bu vatanı, bu toprakları sömürgeleştirmek isteyenler karşı karşıyadır. “15 Temmuz istiklal hesaplaşmasıydı, sandıkta da istiklal hesaplaşması olacak” bu hesaplaşmada “EVET” çıkması halinde darbe ve işgalcilere, bölücülere ağır darbe vuracaktır.
Cumhurbaşkanlığı sistemi siyasi istikrar getiren bir sistemdir. İstikrarlı bir siyasi yapı ekonomik büyümenin, üretimin, kalkınmanın motorudur.
Referandumda oylanacak maderde karşı çıkanlar “Türkiye az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkeler kategorisinde kalsın” diyenlerdir. Bu maddelere karşı çıkanlar; gelecek nesillere “daha müreffeh, daha yaşanılır bir ülke olmasın” diyenlerdir.
Var mısınız; onların bu beklentilerini boşa çıkarmaya. Var mısınız; bu milleti “bidon kafalı” gören zihniyeti yerle bir etmeye. Var mısınız; “Pako’nun babası” gibi halkı “geri kafalı” diye aşağılayarak bu “Referandumda hayır deyin” diye baskı yapanlara “EVET” diyerek bir ders vermeye.
Var mısınız; Terör örgütleriyle ortak hareket eden, onlara hayır diye baskı yapan ihanet şebekelerine tokat vurmaya.
Var mısınız; 16 Nisan da sandıktaki pusulalara “EVET” demeye.
Ben varım. Ya siz vatansever kardeşlerim?
Yasin ÇINAR Diyanet-SEN Şube Başkanı
