Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, küresel gelişmeler bir kenara bırakıldığında Türkiye'nin alt orta gelir grubundan üst gelir grubuna yükseldiğini belirterek, "Şimdi ise hedef yüksek gelirli ülkeler seviyesine gelmek. Bu da artık Türkiye için orta vadeli hedeftir" dedi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci'nin de katılımıyla Malatya'da bir otelde düzenlenen "DAP Bölgesi Girişimcilik ve Yenilikçilik İhtiyaç Analizi Projesi"nin tanıtım toplantısının açılışında konuşan Bakan Yılmaz, projenin bölgeye ciddi katkı sağlayacağını söyledi.
Yenilikçilik ve girişimciliğin kalkınmadaki önemine işaret eden Yılmaz, her fırsatta "Yeni Türkiye" söylemini dile getirdiklerini hatırlattı. Yılmaz, şöyle konuştu:
"Yeni Türkiye, aynı zamanda yenilikçi, zihni açık, kalıplaşmış sınırlar içerisinden bakmayan bir Türkiye anlamına geliyor. Bu sadece ülke için değil bölgelerimiz açısından da geçerli. Çünkü yenilikçilik dediğimiz andan itibaren yerellik önem arz ediyor. Merkezden elbette bazı modeller geliştirebilirsiniz ama yenilikçiliğin gerçekleştiği yer yereldir. Dolayısıyla yenilikçilik, bir yandan uluslararası, öte yandan da yerel olmalı."
Bölgelerin bütün olarak sivil toplum örgütleri, yerel yönetimler, basın ve diğer bileşenleriyle bütünleşerek, girişimci ve yenilikçiliğe uygun ortamlar oluşturması gerektiğine işaret eden Yılmaz, şöyle devam etti:
"Bu söylediğim sadece mekan değil, zihniyet anlamında da böyle bir ortam olmalı. Farklılığa açık olamayan yerde yenilikçilikten bahsedilemez. Farklılıkların olduğu bir ortamda farklılıklar içerisinde birliği oluşturacak bir sistem hazırlamalıyız. İşte yenilikçilik, böyle bir ekosistemde geliştirilmeli. Her alanda yenilikçi olmalıyız. Sadece özel sektör değil kurumlarımızın, yerel yönetim ve üniversitelerimizin yenilikçi olması gerek."
Girişimci ve yenilikçi olmadan katma değerin artırılamayacağını aktaran Yılmaz, bu noktada herkese görev düştüğünü vurguladı.
Türkiye'nin artık kritik bir noktaya geldiğine dikkati çeken Yılmaz, şunları kaydetti:
"Özellikle küresel gelişmeleri bir kenara bırakırsak, Türkiye alt orta gelir grubundan üst gelir grubuna yükseldi. Şimdi ise hedef, yüksek gelirli ülkeler seviyesine gelmek. Bu da artık Türkiye için orta vadeli hedeftir. Bunu başarırken sadece bazı bölge ve yörelerin enerjisinden yararlanarak başarılı olamayız. Tüm Türkiye'nin enerjisine ihtiyaç var."
- Milli gelirde Ar-Ge'nin payı
Bakan Yılmaz, son dönemde Türkiye'nin milli gelirinin çok ciddi şekilde arttığını, artan milli gelir içerisinde Ar-Ge paylarının ise sevindirici şekilde artış eğilimi gösterdiğine işaret etti.
Son veri olarak 2014 yılında milli gelirin içerisindeki Ar-Ge payının yüzde 1 seviyesine ulaştığını anlatan Yılmaz, "Bu bizim için kritik bir eşikti. Ama bizim için daha önemli olan şey, Ar-Ge'deki özel sektörün payı. Çünkü dünya standartları milli gelir içerisinde yer alan Ar-Ge payının 3'te 2'sinin özel sektörden gelmesini doğru bulur. Bu olduğu zaman Ar-Ge'ye gerçek katma değer kazanımı sağlar. 2002 yılında Ar-Ge harcamalarımızın özel sektördeki payı yüzde 20 düzeyindeydi. En son ise bu rakam yüzde 50'ye çok yakın bir yere ulaştı. Bu da geleceğe dönük olarak bize umut veriyor. İnşallah önümüzdeki süreçte bilgi ve teknoloji sanayisinin gelişmesine şahitlik edeceğiz" diye konuştu.
Bölgelerin rekabetini artırmak için çalıştıklarını dile getiren Yılmaz, tüm yöre ve bölgelerin rekabet gücünü artırmak zorunda olduklarını, bu noktada ise hakkaniyet ve rekabeti çok önemsediklerini sözlerine ekledi.
Kalkınma Bakanı Yılmaz ile Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci, daha sonra kentteki sanayicilerle bir araya geldi.
