Samsung ve Apple arasında ki kıyasıya mücadele mahkeme koridorlarından olması gereken yere marketing tarafına nihayet taşındı. Bir dönem sürekli olarak birbirlerine dava açmakla meşgul olan firmalar büyük tazminatlar ödemek durumunda kaldılar.
Son dönemdeyse iki rakip ürünleri, donanımları ve fiyat segmentleri ile konuşulur oldular. Bu zaten hepimizin tercih ettiği bir durum değil mi?
Galaxy S ilk çıktığında yurtdışından getirtmiş ve kullanmaya başlamıştım. O dönemde iPhone 4 ile rakip olan Galaxy S, iPhone 4’ten daha uygun bir fiyata pazara sunulmuştu.
1427556120_maxresdefault.jpg
Google ile ortaklığı o dönemde süren Apple’ın iPhone 4’ü ile ne yapıyorsak Galaxy S ile daha hızlısını yapabiliyor ve “Flash” destekli sitelere tarayıcısından ulaşabiliyorduk. Odönemde HTML desteği Android kullananlara komik geliyordu!
Zaten Android telefonların o dönemde bu denli popüler olmasının en temel sebebi Flash desteği olması değil miydi?
Daha sonra Android ekosistemi yeni güncellemeler ve silikon üreticilerinin de gazıyla bu noktalara geldi. Birçok kişinin evinde olmayan 8 çekirdekli işlemciler artık cep telefonlarımızda var. Hiç oyun oynamayan kişilerin en üst segment grafik birimine sahip telefon taşımaları ironik bir halden normal bir durum halini almaya başladı.
Peki en sonunda ne oldu?
En sonunda telefon üreticileri artan kurların etkisiyle!!! telefonlara büyük zamlar yaptılar. Fiyat avantajıyla öne çıkan Android işletim sistemine sahip telefonlar gün geçtikçe daha da pahalandı. iOS tarafında ise durum dha da içinden çıkılmaz bir hal aldı.
649 dolara Amerika’da satılan telefonlar Avrupa’da 699€’ya ülkemizde ise 2499 TL’ye satılamaya başladılar. Burada şunu belirtmekte fayda görüyoruz; lakin özellikle Amerika’da peşin paraya telefon alan neredeyse yok. Orada kontratla telefonlar alınıyor ama kontratların ülkemizdekiyle yakından uzaktan alakası bulunmuyor.