Tunceli'de 11, 14 ve 17 yaşlarındaki üç kuzen, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca düzenlenen "Verimlilik" temalı yarışmada birinci oldukları "Okul Yolu Düz Gitmez" isimli 5 dakikalık kısa filmde engellilerin sıkıntılarına dikkati çekti.
Cumhuriyet Ortaokulu 5. sınıf öğrencisi Gülnur Kızılboğa (11) ile kuzenleri Mertcan (14) ve Denizcan Taşkın (17), doğuştan bedensel engelli 12 yaşındaki Yunus Öğmen ve onun gibi engellilerin hayatta karşılaştıkları zorlukları gözler önüne sermek amacıyla kendilerinin bile yürümekte zorlandıkları okul yolunun hikayesini film yaptı.
Gülnur Kızılboğa, AA muhabirine yaptığı açıklamada, engellilerin sorunlarını konu aldıklarını ve farkındalık oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.
Kısa film yarışmasına ilişkin haber okuduğunu ve okuldan öğretmeniyle konuyu görüştüğünü anlatan Kızılboğa, şöyle konuştu:
"Farklı bir proje yapmak istiyorduk. Ablamla konu hakkında biraz düşündük. Ondan sonra hocam ve kuzenlerimle buluştuk. Konunun genel adı verimlilikti. İçinde bir kaç konu daha vardı. Biz 'Engelli Yaşam Ortamlarının Düzeltilmesi' konusunu seçtik. Ablamla birlikte sürekli eve gidiş gelişlerimizi görüntüledik. Görüntüleri hocam ve kuzenlerimle birlikte izledik. Kaldırımların olmamasını ya da arabaların kaldırımlara park edilmiş şeklini çektikçe böyle bir fikir doğdu. Konu engelli yaşam ortamlarının düzeltilmesi olduğu için kaldırımların sorunlarını çekecektik. Onları dile getirecektik, bir farkındalık yaratacaktık. Aklımıza Yunus'u da eklemek geldi. Tüm duyguyu onun üzerine yapmadan kaldırımları ve normal hayatı ekleyerek filmi çekmek aklımıza geldi."
Tunceli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Selçuk Nerkis de Kızılboğa ve kuzenleriyle yaklaşık 6 yıldır çeşitli sanatsal faaliyetler yaptıklarını dile getirdi.
Çocuklarla bazı atölye çalışmaları yapma fırsatları olduğu için bir sanatsal geçmişlerinin olduğunu aktaran Nerkis, "O çalışmaların farklı bir boyutta meyvesini verebilme düşüncesiyle bir film yapmaya karar verdik. Bununla ilgili bir araya geldiğimizde karar verdiğimiz konu, yarışmayla birlikte netleşti. Gülnur'un okulda her gün sıkıntılarını dile getirdiği, farkına vardığı bir sınıf arkadaşı olduğunu belirttiğinde çekmemiz gereken filmin konusunun bu olduğuna karar verdik." dedi.
- "Sıkıntılar devam ediyor"
Nerkis, kendisinin sadece yönlendirdiğini, senaryonun yazılmasından montajına kadar her şeyi öğrencilerin yaptığını ifade etti.
Çocukların üzerine düşenin fazlasını yaptığını aktaran Nerkis, şunları kaydetti:
"Filmi yapmak, bitirmek bizim için bir başarıydı. Fakat asıl sorun filmin içeriğini oluşturan konuya dikkat çekmek, farkındalık yaratmaktı. Bu çerçevede benim ve çocukların farkına vardığı sorunların başkalarının da farkına varmasıydı. Asıl sorumlulara da sorumluluklarını yerine getirmek adına tekrar bir hatırlatmak için böyle bir filmin başarıya ulaşması, gündeme getirmesini sağladı. Çektiğimiz film 86 film arasından birinci seçildi. Yaşananlarla ilgili sıkıntılar hala devam ediyor. Bu sadece bir örnek. Bundan çok daha kötü örnekler de var. Çünkü ilimizde 2 bin 100 engelli var. Bu, ulusal ve aynı zamanda dünya çapında bir sorun. Fakat evrensel bir konuda işlediğimiz detaylarla, hala çözülmeyen sorunların varlığını buradan yetkililere bir kez daha hatırlatmak isteriz."
- "Binaları, caddeleri planlarken bizi de düşünsünler"
Doğuştan belden aşağısını kullanamayan filmin kahramanı Yunus Öğmen, arabaların kaldırımları işgal ettiğine işaret etti. Bu nedenle kaldırımları kullanamadıklarını söyleyen Öğmen, şikayetlerini ve isteklerini şöyle sıraladı:
"Bakkallar da kasalarını kaldırıma koyuyorlar, oradan da geçemiyorum. Kaldırımlara çıkmak için yol olmuyor, geri dönmek zorunda kalıyorum. Evimizin yanında yollar çamur olduğunda gidemiyorum, annem yardım ediyor. Kurumlarda engelli rampaları çok dik olduğu için annemin yardımıyla gidiyorum. Yoksa kayıyorum. Arabaları kaldırımlara park etmesinler, kasaları kaldırımlara koymasınlar. Binaları, caddeleri planlarken bizi de düşünsünler."
