Adalet ve Kalkınma Partisi ( AK Parti), Ağrı Milletvekili adaylarını düzenlediği mitingle tanıttı.
AK Parti İl Başkanlığı tarafından konvoylarla Eleşkirt ilçesinde karşılanan AK Parti Milletvekili Adayları Abdullah Atalay, Yılmaz Ensaroğlu, Halil Özyolcu ve Ali Konyar kendilerine eşlik eden konvoylarla birlikte Ağrı'da şehir turu attı.
Düzenlenen şehir turunun ardından AK Parti İl Başkanlığı'nın önünde düzenlenen mitingde konuşan AK Parti Ağrı 2'inci sıra Milletvekili adayı Yılmaz Ensaroğlu, uzun yıllardır sivil toplum kuruluşlarının içerisinde olmasına rağmen siyasete ilk kez atıldığını ve yeni bir siyasetçi olduğunu söyledi. Ensaroğlu, "Ben çiçeği burnunda bir siyasetçiyim. Siyasetten çok fazla anlamam. Hemen hemen 70'li yıllardan beri sivil toplum hareketlerinin içindeyim. Son 91-92 yılından bu yana da ağırlıklı olarak insan hakları alanlarında çalıştım. Muhtemelen birçoğunuz biliyorsunuz bunu. Bizim bu zamana kadar işimiz, gücümüz hep bardağın boş tarafına bakmaktı. Biz hep nerede eksik var, nerede yanlış yapılıyor. Neyin düzeltilmesi lazım zihnimiz hep o tarafa çalışır. Yani iyi şeylerle milleti, vatandaşı, toplumu teskin etmek yerine devletin yakasına asılıp daha fazla özgürlük daha fazla hak daha fazla hürriyet talep eden gelenekten geliyoruz. Ama doğrusu geçmişe dönüp baktığımız zamanda şuanda Türkiye'nin 90'lı yıllardaki Türkiye olmadığını hepimiz yakından biliyoruz. Hele Kürt Sorunu başta olmak üzere birçok acıyı çok derinden ve doğrudan yaşayan hemşehrilerimiz olarak sizler eminim ki çok daha yakından biliyorsunuz" dedi.
"ANKARA'NIN POLİTİKALAR DOĞRULTUSUNDA DEĞİL, AĞRI'NIN TALEPLERİ DOĞRULTUSUNDA GÖREV YAPACAĞIZ"
Milletvekili seçilmeleri sonrasında Ankara'nın politikaları doğrultusunda Ağrılıları ikna için değil Ağrı'nın taleplerini üretmek için Ankara'ya gideceklerini ifade eden Ensaroğlu, "Biz esasen yeni Türkiye için gerçekten ikinci yarıyılı başlatmak iddiasında olan AK Parti'nin adayları olarak sizin temsilciliğinizi üstlenmeye talibiz. Bunun için geldik. Ama bize düşen en önemli görev siz bize o görevi verir, o ağır emaneti yüklerseniz Ankara'ya gittiğimizde, Ankara değil yine Ağrı'ya tabi olmayı sürdürmektir. Ankara'nın politikaları doğrultusunda burada gelip sizi ikna etmek için değil, Ağrı'nın taleplerini isteklerini gidip Ankara'ya ürettirmek için gidip o görevi yapmak zorundayız. Çünkü verdiğiniz emanetin anlamı budur. Dolayısıyla size düşen işler seçtiğiniz temsilcileri, bizleri gerçekten arkamızdan da adam akıllı denetlemek, yalnız bırakmamaktır. Yoksa hep birlikte Ankara'daki ile Ağrı'dakiyle hatta Türkiye'nin diğer yerlerindeki insanlarla birlikte sorunlarımızı çözmeye çalışmaz isek koca bir devlet aygıtı karşısında biz vatandaşlar, biz bireyler elbette zayıfız, güçsüzüz o istediği politikaları iktidara kim gelirse gelsin hiç önemli değil. Önemli olan bizim futbol takımı tutar gibi parti tutmaktan ziyade gerçekten Ağrı'nın ekonomik kalkınması açısından Ağrı'da insan halk ve özgürlüklerinin geliştirilmesi açısından, Ağrı'da yaşayan insanların büyük çoğunluğu da Kürt olduğu için Türkiye'deki Kürt sorununun çözümünün başarıya ulaşabilmesi açısından nerede olmak nasıl bir tutum takınmak gerekiyorsa o doğrultuda hareket etmektir akıllıca olan. Biz bu çerçevede baktığımızda Türkiye'de bu sorunun çözümü demokrasinin daha da kökleştirilmesi açısından Halil Bey de söyledi, 90'lı yılların Türkiye'si değil ama halen ciddi eksiklikleri var. Halen görülmemiş hesaplarımız var. Halen sormamız gereken hesaplar var.
Dolayısıyla o açıdan da bize tam demokrasi tam özgürlük yeni bir anayasa yeni bir siyasal sistem taahhüt eden AK Parti'de bizde siyaset yapmak, sizin emanetinizi üstlenmek amacıyla buradayız. Ben bu seçim sürecini özellikle Ağrı'da ve bütün ilçelerimizde gerçekten bir demokrasi şöleni içerisinde barış içerisinde, kardeşlik içerisinde geçeceğine inanıyorum, geçmesini umuyorum. Diyadin'de yaşadığımız acı tatsız olayı inşallah bir daha ne bizim vilayetimizde ne ülkemizin başka yerinde tekerrür etmez. Biz gerçekten adil, hakkaniyetli bir seçim yaparız. Seçimin meşrutiyeti, sonuçlarının meşrutiyeti hiç bir şeyle gölgelenmez. Seçimin sonuçları ne olursa olsun, örneğin bu emaneti teslim ettiğiniz kardeşlerinizden biri olursa bunu bakın ezici çoğunluğunuz muhtemelen AK Parti'ye oy veriyorsunuz. Burada da deklare etme ihtiyacı duyuyorum. Biz HDP'den de milletvekili arkadaşlarımız olursa, başka partilerden de yada bağımsızlardan da onlarla birlikte Ağrı'nın sorunlarını hep birlikte kucaklamak ve çözmek içim çabalayacağız. Çaba göstereceğiz. Çünkü sorunlarımızın üstesinden ancak böyle gelebiliriz" dedi.
Ensaroğlu'nun konuşmalarının ardından konuşan AK Parti Ağrı 1'inci sıra milletvekili adayı Abdullah Atalay, etnik mezhep ve dini fark gözetmeden eşit vatandaşlık temelinde bir anayasaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Demokratik bir Türkiye'ye ihtiyaç olduğunu belirten Atalay, "Sivil bir anayasaya çoğulcu katılımcı ve ilerici bir anayasaya ihtiyacımız var. İşte ikinci Türkiye bunun başlangıcı olacaktır. İnsan onurunun her şeyin üstünde olduğu, özgürlük ve güvenlik dengesinin muhafaza edildiği bir güvenlik anlayışına ihtiyacımız var. Kamu hizmetlerini etkin ve denetlenebilir şeffaf ve herkesin istifadesine sunulabilecek bir anlayış ile yönetilmesine ihtiyacımız var. Sağlık alanında, tarım ve hayvancılık alanında, eğitim alanında birçok yeniliklerin ve birçok çalışmanın daha da ileri boyutlara götürülmesine ihtiyacımız var. Ticaretin, sanayinin, istihdamın ve yatırım teşviklerinin hepsinin geliştirilmesine ihtiyacımız var. Bu itibarla son 13 yıldır ülkenin her tarafına karış karış hizmetlerini götüren kendisini ispatlayan halkın gönlünde taht kuran Ak Partiden aday olduk. Gün birlik beraberlik günüdür. Gün kardeşlik günüdür. Gün farklılığımıza tahammül etme günüdür. Gün yanlışlıkları telafi etme günüdür. Hangi partiye oy verirsek verelim ama birbirimizi sevelim. Birbirimize saygı duyalım. Bizim sloganımız şu barış ortamında rekabet bizim sloganımız bu ve bunu yapmaya çalışacağız" dedi.
Miting sonrası AK Parti Milletvekili adayları ve AK Partili Belediye başkanları il başkanlığına geçti.