Tunceli Hacı Bektaşı Veli Kültürünü Yayma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Ali Ekber Yurt, cemevlerine yasal statü sağlanması çalışmalarına ilişkin, "Türkiye'deki diğer inanç grupları, diğer inanç mensupları ne haklardan faydalanıyorsa bizler de faydalanmak istiyoruz. Bu şekilde ülkeye, topluma, millete daha güzel nesiller yetiştireceğimiz bu mekanlarda Allah, Muhammed, Ali sevgisiyle dilinde değiş, elinde bağlama olan gençler yetiştirme imkanı bulacağız." dedi.
Yurt, cemevlerine yasal statü verilmesi çalışmalarına ilişkin cemevlerinin yasal statüye kavuşmasının ve diğer ibadethanelerin faydalandığı haklardan faydalanabilmesinin Alevi toplumunun yıllardır süren beklentisi olduğunu söyledi.
Bu yöndeki taleplerine her ortamda barışçıl bir dille çözüm aradıklarını ve 64. hükümet döneminde bunun karşılanacağına inandıklarını dile getiren Yurt, "Bu işin olacağı yönünde umudumuz ve beklentimiz var. Hükümetin açık açık tüm Türkiye ve dünya kamuoyu önünde yaptığı açıklamalar var." diye konuştu.
Yurt, cemevlerinin mevcut durumda ciddi sıkıntıları olduğunu, bu nedenle çalışmaların bir an önce hayata geçirilmesini beklediklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Taşıma su ile biz bu değirmeni bayağı bir çevirdik ama artık gerçekten buna gücümüz yetmiyor. Artık şu iş adamından, bu iş adamından, şu esnaftan, şu insandan istemeye inanın ki ne yüzümüz kaldı ne de gidebilecek artık yüzümüz var. O yüzden Türkiye'deki diğer inanç grupları, diğer inanç mensupları ne haklardan faydalanıyorsa bizler de faydalanmak istiyoruz. Bu şekilde ülkeye, topluma, millete daha güzel nesiller yetiştireceğimiz bu mekanlarda Allah, Muhammed, Ali sevgisiyle dilinde değiş, elinde bağlama olan gençler yetiştirme imkanı bulacağız. Aksi takdirde biz bu gençleri yetiştirmediğimizde bu gençler farklı yerlerde yetişecektir ve ülkesine, toplumuna, milletine zarar veren nesiller olacaktır. Bu da ülkeye, topluma, millete, insanlığa zarar. Böyle olsun istemiyoruz."
- Maddi konular nasıl düzenlenmeli?
Aynı zamanda Alevi dedesi olan Ali Ekber Yurt, cemevlerine yasal statü tanınmasıyla Alevi dedelerine, cami imamları gibi maaş ödenmesi, cemevlerinin giderlerinin karşılanması gibi konularda da önerilerde bulundu.
Sorunların çözümü için bugüne kadar birçok toplantıya katıldığını ve hükümet yetkililerinin, "Alevi dedelerine, cemevlerine para aktarılması konusunda bazı Alevi kurumlarının itirazı olduğunu" aktardıklarını anlatan Yurt, bu sorunun bir bütçe oluşturulması ve isteyen cemevinin yapacağı başvuruyla bundan faydalanmasının önünün açılarak aşılabileceğini savundu.
Yurt, kendisinin cemevlerine maddi destek sağlanmasından yana olduğunu ama bunun Aleviliğin özünü zedelemeyecek şekilde olması gerektiğini ifade ederek, önerilerini şöyle sıraladı:
"Bana göre böyle bir hak tanınsın, isteyen cemevi başvurur faydalanır, istemeyen başvurmaz faydalanmaz ama bu paranın, kaynağın aktarılması konusuna gelince benim her zaman düşüncem şundan yana oldu. Örneğin Tunceli'de 3 cemevine ihtiyaç var ve bu cemevlerinin aylık yaklaşık giderleri tespit edilir; zakiridir, dedesidir, hocasıdır, temizlikçisidir ve diğer masrafları neyse bir maliyet çıkarılır ve o maliyet isteyen cemevinin hesabına aktarılır.
O cemevi kendi dedesinin, hocasının maaşını özerk bir kurum olarak öder. Zaten onun dışında, bir dedeye direkt devlet maaşı vermek dedeliğe, Aleviliğin özüne aykırıdır. Çünkü devlet dede tayin edemez. Ettiği zaman devlet memuru olmak zorunda. Bizde dede illaki 'evladı resul' olmak zorunda ama dediğim gibi cemevlerinin bu anlamdaki giderlerini bütün kalem kalem belirleyip, paranın cemevine aktarılıp cemevi tarafından ilgi çalışanlarına dedesine, hocasına, zakirine, semazenine verilmesi en uygun yol ve yöntem."
- "Kırgınlığı giderecektir"
Ali Ekber Yurt, cemevlerine yasal statü tanınması ve onunla bağlı düzenlemelerin, Alevi toplumunun devlete karşı 90 yıldır süren kırgınlığını gidereceğini belirterek, şunları kaydetti:
"Aleviler 90 yıldır kendisini maalesef bu ülkede öteki olarak, dışlanmış görmüş. Bir kırgınlığı var. Geçmişten bu güne bütün hükümetlerin aslında bu sorunu çözmemesi, hükümete değil devlete karşı bir kırgınlık yaratmış. Aleviler kendisini bir ikinci sınıf vatandaş görme noktasına gelmiş. Yapılacak düzenlemeler, bunu giderecek. Toplumumun yeniden devletiyle barışık olmasını, bu kırgınlığın giderilmesini, Alevilerin yeniden kendini Türkiye Cumhuriyeti devletinin birinci sınıf vatandaşı olarak görmesini sağlayacaktır."
