Türk hukukuna 2013 yılında giren arabuluculuk sistemi sayesinde taraflar, kamu düzenini ilgilendirmeyen iş, icra, mal paylaşımı gibi konularında zamandan kazanıyor. Boşanan çiftler, aile mahkemesindeki boşanma ve velayet konuları çözüldükten sonra nafaka ve mal paylaşımı konularında arabulucuya gidiyor.
Erzurum Arabuluculuk Derneği Başkanı Turan Çınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vatandaşlar arasındaki hukuki uyuşmazlıkları, mahkeme öncesinde veya sırasında çözüme kavuşturmak, mahkemelerin iş yükünü hafifletmek ve uyuşmazlıkları daha çabuk sonlandırmak amacıyla "arabuluculuk" sisteminin oluşturulduğunu belirtti.
Çınar, uyuşmazlık davalarının arabulucu marifetiyle çözülmesinin adliyelerdeki iş yükünü de azaltacağını vurgulayarak, "Hakim, savcı, avukat, mahkeme sayısını arttırmakla gelen iş sayısının altından kalkmak mümkün değil. Adaletin uzaması en büyük adaletsizlik olur. Davada çatışma kültürü hakimdir. Dikkat ederseniz biri öbürüne kızdığı zaman 'seni dava eder hakkımı alırım' demiyor, 'seni mahkemeye verir, sürüm sürüm süründürürüm' diyor. Oysaki kendisi de sürünecek farkında değil" dedi.
İş davalarında uyuşmazlıklar için arabulucuya gitmenin zorunlu hale gelmesi için kanun teklifi verildiğini hatırlatan Çınar, mahkemenin iş yükünü azaltmak amacıyla arabulucuya gitmeden dava açılamayacağını söyledi.
Çınar, mahkemede çatışma kültürü olmasına rağmen arabulucuda barışma kültürünün hakim olduğunu dile getirerek, "Tarafları çağırıp arabulucu olarak siz onların meselelerini çözmelerini sağlayacaksınız. Sizin göreviniz arabulucu olarak birini kızması sinirlenmesi halinde oturumu kapatmak değil, ortamı yatıştırmaktır. Mahkemede 5-6 senede çözülen işler, arabulucuda belki bir saat, bir gün, bir hafta ya da bir ayda çözüme kavuşur. Mahkemeye giden vatandaş çok ağır ekonomik sıkıntılara muhatap oluyor. Açtığınız bir dava 4 bin liradan aşağı değil. Arabulucunun sadece 20 lira harcı var. Arabulucu ücretini taraflar ödüyor, İlk iki saat 250 lira. Daha sonrakiler tarifeye göre devam ediyor. Sırlar tarafların arasında kalıyor. Mahkemeye gidildiği zaman herkes duyabilir" diye konuştu.
- Baktıkları tüm davalar olumlu sonuçlandı
Erzurum'da yaklaşık bir yıldır faaliyette olduklarını dile getiren Çınar, 18 davaya baktıklarını ve hepsinin de olumlu sonuçlandığını söyledi.
Arabulucuya verilen dosyaların yüzde 98’inin anlaşma ile bittiğini ifade eden Çınar, şunları kaydetti:
"Yüzde 2’si anlaşmazlıkla sonuçlanır. Arabulucuya gittikten sonra anlaşma olmamışsa o zaman dava açmakta herhangi bir sakınca yok. Dava açmadan arabulucuya gidilmişse anlaşma sağlanırsa arabulucu anlaşma tutanağını hazırlar ve tutanağa hangi mahkeme bakacaksa o mahkemenin hakimi icra edilebilirlik şerhi vererek mühürler, o zaman arabulucunun yaptığı anlaşma tutanağı mahkeme kararı hükmünde oluyor. Eğer mahkemeye verildikten sonra arabulucuya gidilmişse yasa ve yönetmeliğe göre taraflar arabulucuya gitmeye karar vermişse mahkeme de üç ay süre veriyor. Eğer üç ay içinde taraflar arabulucuya gidip çözmüşlerse arabulucunun yapmış olduğu anlaşmaya göre dava kapanıyor. Taraflar arabulucu da dahil meselelerini çözülmemişse mahkeme kaldığı yerden devam ediyor. Genellikle iş, icra gibi mali konularda arabulucuya gidiliyor. Fakat boşanma davalarında taraflar aile mahkemesinde boşanıp çocukların velayetleri konusunda karar verildikten sonra, evlilik süresince edinilen malların paylaşılması, nafaka bağlanması gibi konuları arabulucu marifetiyle çözüyorlar."
Çınar, Türkiye genelinde pilot il olan İstanbul'da 888, Bursa'da 476, İzmir'de 218, Ankara'da 184, Mersin'de 61, Kayseri'de 34 arabuluculuk yapıldığını belirtti. Çınar, Muğla'da 32, Denizli'de 23, Konya'da 21, Erzurum'da 18, Antalya'da 13, Kocaeli'de 12, Samsun'da 11, Isparta'da 8, Adana'da 6, Malatya'da 5, Zonguldak'ta 4, Balıkesir'de 3, Şanlıurfa'da ve Sakarya'da 2, Amasya, Aydın, Eskişehir, Gaziantep, Giresun, Manisa ve Yalova'da da 1 dosyanın çözüldüğünü sözlerine ekledi.