Tüketici Hak Arama Derneği (THAD) Genel Başkanı Nihat Altay, "14 Şubat Sevgililer Günü"nde hediye almak için insanların adeta bir yarış içine girdiğini belirterek, "Beynimize aşırı bir şekilde enjekte edilmiş harcama kültürüyle bencilleştiğimizi düşünüyorum. Elimizde aynısı olduğu halde ikincisinin alınması bir israftır" dedi.
Altay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sadece "Sevgililer", "Anneler", "Babalar" günü adı altında özelleştirilen bu günlerin, aslında özelden ziyade ticari günler olduğunu savundu.
Hediyeleşmenin güzel bir davranış olduğunu ancak bunu belirli günlerin olmazsa olmazı haline getirmenin israfa varan ölçüde tüketime yol açtığını ifade eden Altay, şunları söyledi:
"Beynimize aşırı bir şekilde enjekte edilmiş harcama kültürüyle bencilleştiğimizi düşünüyorum. Elimizde aynısı olduğu halde ikincisinin alınması bir israftır, biz bu günlerde israfta sınır tanımıyoruz. Özel günlerde yapılan alışverişlerin aşırı israf olduğunu düşünüyoruz. Alışveriş yaparken aşırı israftan kaçınmamız şart. Hediye almak için 14 Şubat veya özel günler olması şart değil, ancak toplumda 'hediye almazsam olmaz' şeklinde bir algı ve kültür oluşmuş durumda. Oysa hediye almamak dünyanın sonu değil."
- "Evdeki bir eksiği tamamlayın"
Altay, özel gün adı altında topluma hediye alınması zorunluluğu oluşturulan zamanlarda, çoğu kez insanların hiç kullanmadığı hediyelerin alındığını iddia ederek, hediye alınacaksa da evlerdeki bir eksiğin tamamlanmasını önerdi.
Yaratılan alışveriş ikliminin, insanları bencilce bir tüketime yönelttiğini vurgulayan Altay, şunları kaydetti:
"Yoksulluk nedeniyle dünyada her gün 500 milyon insan yatağa aç giriyor. Buna karşılık ülkemizde sadece Sevgililer Günü'nde 1 milyon 500 bin adet gül satışı gerçekleşiyor. Bir tarafta gül için yapılan masraf, diğer tarafta açlık nedeniyle ölen insanlardan bahsediyoruz. Dar gelirli insanlara yardım etmek daha makbule geçeceği gibi birçok insanı da mutlu edecektir. Dünyada her yıl 657 milyon akıllı telefon hediye olarak alınıyor. Bunun büyük bölümü 'özel' olarak adlandırılan bu günlerde gerçekleşiyor. Böyle bir bencil toplum haline mi geldik, bu soruya cevap bulunması gerekiyor. Dünyada çok sayıda insanın 2 doların altında bir ücretle yaşam mücadelesi verdiğini unutmayalım."